Çankaya Üniversitesi mimar ve şehir plancısı Prof. Dr. Stefano Boeri'yi konuk etti

Ankara (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 08.03.2022 - 17:08, Güncelleme: 08.03.2022 - 17:08
 

Çankaya Üniversitesi mimar ve şehir plancısı Prof. Dr. Stefano Boeri'yi konuk etti

Çankaya Üniversitesi, kuruluşunun 25. yıl dönümünde dünyaca ünlü bilim insanlarını, alanında uzman isimleri konuk ediyor. 25. Yıl 'Çeyrek Asır' etkinlikleri kapsamında, Stefano Boeri Architetti’nin Kurucusu ve Politecnico di Milano’da Profesör olan Mimar ve Şehir Plancısı Stefano Boeri, “Yeşil Obsesyon: Ağaçlar Şehirlere, İnsanlar Ormanlara” konferansı verdi.  İklim değişikliği tartışmalarının uluslararası mimarlık alanındaki önemli aktörlerinden biri olan Prof. Dr. Stefano Boeri, mimarlık ve şehircilik alanında ekolojik geçişe ses vermeyi amaçlayan yeşil obsesyon konusunda önemli bilgiler paylaştı.  “Doğa Sadece Bir Dekorasyon Unsuru Olmamalı” Çevrim içi gerçekleştirilen ve Çankaya Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden Doç. Dr. Cengiz Özmen’nin moderatörlüğünü yaptığı etkinlikte Prof. Dr. Stefano Boeri, projelerine ilişkin şu bilgileri verdi: “Yaşayan doğa sadece bir dekorasyon unsuru olarak kalmamalı, doğanın mimarinin ana ögesi olması gerektiğini düşünüyorum. 2014 yılında dikey ormanı Bosco Verticale’yi inşa ettik. Bu bizim içi gerçekten çok önemliydi. Çünkü bu obsesyonumuzu gerçekleştirme şansını yaşadık. Aslında binanın kendisi bir manifesto. Uzun yıllardır araştırmasını yaptığımız şeyin bir kanıtı. Bu bina, kent ağaçlandırmasıyla ilgilenen herkes için bir referans haline geldi. Doğa ve mimari arasında yeni bir ilişki ortaya koyabilmek için tabi ki bu tek bir yöntem ve araç değil. Ama yöntemlerden biri olduğu kesin. Çok fazla ögeler dikkate alınarak bu bina tasarlandı. Bunlardan bir tanesi biyoçeşitlilik. Bu dikey ekosistem içerisindeki biyoçeşitlilik, içinde bulunduğu şehrin mineral koşullarından ortaya çıktı. Burada yaşam kalitesini de arttırdık. Her ne yaparsak yapalım projelerde yaşayan doğanın temel bir karakteri olmasını istiyoruz. Dikey orman projelerini herkesin erişebileceği bir ev haline getirdik.” “Mineral Kentlere Doğru Gidiliyor” Dikey orman projelerinin yanı sıra doğa ve yeşil konusunda çok farklı projeler de yürüttüklerine dikkat çeken Prof. Dr. Boeri, “Paralel bir biçimde mevcut binalara yeşil yüzler eklemeye çalışıyoruz. Dış yüzeyini tamamen değiştiriyoruz böylece yeşil bir giydirme yapılıyor. Eğer parkları, bahçeleri birbirine bağlayabilirsek ağaçlarla, yeşil alanların faydasını daha da artıyoruz. Milano için bizim böyle bir önerimiz var. 7 büyük alanda 7 büyük orman oluşturmak istiyoruz şehrin içerisinde ve bunları da birbirine bağlamak istiyoruz. Yeni kentler nasıl tasarlanabilir üzerine de çalışıyoruz. Çin’de her yıl milyonlarca kişi kırsal alanları terk ediyor. O yüzden kente bir takım eklentiler bulmak gerekiyor. Burada orta ölçekli bir orman kenti planlanıyor. Tamamıyla farklı bir kent sistemi öneriyoruz. Mineral kentlere doğru gidiyoruz. Sağlığınızı, yaşam tarzınızı olumlu yönde etkileyecek projeler bunlar.” diye konuştu. “Doğayı Bedenimizin, Binamızın, Kentlerimizin Dışına Attık” Pandemi sürecinin kendilerine çok şey öğrettiğini vurgulayan Prof. Dr. Boeri, “Doğa ile ilişkimizi yeni tanımlamamız ya da değiştirmemiz çok önemli. Doğayla ilgili perspektifimizi değiştirmemiz gerekiyor. Mimarlar olarak bugüne kadar yaptıklarımızı da kabul edeceğiz. Doğayı bedenimizin, binamızın, kentlerimizin dışına attık. Bu yüzden perspektifimizi değiştirmeliyiz. Bunu yaparken de sadece yaşayan canlı sayısını artırmak değil yine aynı habitat içerisinde yaşayan diğer canlıların da varlığını koruyarak, biyoçeşitliliği koruyarak hareket etmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı. “Boeri, Tasarımları İle Doğayı Şehirlere Getirdi” Çankaya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zehra Gediz Urak, etkinliğe ilişkin görüşlerini şu sözlerle paylaştı: “Üniversitemizin 25. kuruluş yıldönümünü kutladığımız bu anlamlı yılımızda, iklim değişikliği tartışmalarının uluslararası mimarlık alanındaki önemli aktörlerinden biri olan mimar ve şehir plancısı Prof. Dr. Stefano Boeri’ye engin bilgilerini bizimle paylaştığı için çok teşekkür ederim. Mimarlık Fakültesi işbirliği ile düzenlenen konferansın konusu, Boeri’nin yeni yayımlanan “Green Obsession: Trees Towards Cities, Humans Towards Forests” kitabı üzerine idi. Doğa ile barışık yaşamanın unutulduğu günümüzde, tasarımları ile doğayı şehirlere getiren Boeri’yi, insanlık için olağanüstü yararlı yaklaşım ve uygulamalarından dolayı tebrik ediyorum. Sunmuş olduğu bilgiler mimarlık ve şehircilik camiası ve öğrencilerimiz için çok yararlı oldu.”
Çankaya Üniversitesi, kuruluşunun 25. yıl dönümünde dünyaca ünlü bilim insanlarını, alanında uzman isimleri konuk ediyor. 25. Yıl 'Çeyrek Asır' etkinlikleri kapsamında, Stefano Boeri Architetti’nin Kurucusu ve Politecnico di Milano’da Profesör olan Mimar ve Şehir Plancısı Stefano Boeri, “Yeşil Obsesyon: Ağaçlar Şehirlere, İnsanlar Ormanlara” konferansı verdi.  İklim değişikliği tartışmalarının uluslararası mimarlık alanındaki önemli aktörlerinden biri olan Prof. Dr. Stefano Boeri, mimarlık ve şehircilik alanında ekolojik geçişe ses vermeyi amaçlayan yeşil obsesyon konusunda önemli bilgiler paylaştı.  “Doğa Sadece Bir Dekorasyon Unsuru Olmamalı” Çevrim içi gerçekleştirilen ve Çankaya Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden Doç. Dr. Cengiz Özmen’nin moderatörlüğünü yaptığı etkinlikte Prof. Dr. Stefano Boeri, projelerine ilişkin şu bilgileri verdi: “Yaşayan doğa sadece bir dekorasyon unsuru olarak kalmamalı, doğanın mimarinin ana ögesi olması gerektiğini düşünüyorum. 2014 yılında dikey ormanı Bosco Verticale’yi inşa ettik. Bu bizim içi gerçekten çok önemliydi. Çünkü bu obsesyonumuzu gerçekleştirme şansını yaşadık. Aslında binanın kendisi bir manifesto. Uzun yıllardır araştırmasını yaptığımız şeyin bir kanıtı. Bu bina, kent ağaçlandırmasıyla ilgilenen herkes için bir referans haline geldi. Doğa ve mimari arasında yeni bir ilişki ortaya koyabilmek için tabi ki bu tek bir yöntem ve araç değil. Ama yöntemlerden biri olduğu kesin. Çok fazla ögeler dikkate alınarak bu bina tasarlandı. Bunlardan bir tanesi biyoçeşitlilik. Bu dikey ekosistem içerisindeki biyoçeşitlilik, içinde bulunduğu şehrin mineral koşullarından ortaya çıktı. Burada yaşam kalitesini de arttırdık. Her ne yaparsak yapalım projelerde yaşayan doğanın temel bir karakteri olmasını istiyoruz. Dikey orman projelerini herkesin erişebileceği bir ev haline getirdik.” “Mineral Kentlere Doğru Gidiliyor” Dikey orman projelerinin yanı sıra doğa ve yeşil konusunda çok farklı projeler de yürüttüklerine dikkat çeken Prof. Dr. Boeri, “Paralel bir biçimde mevcut binalara yeşil yüzler eklemeye çalışıyoruz. Dış yüzeyini tamamen değiştiriyoruz böylece yeşil bir giydirme yapılıyor. Eğer parkları, bahçeleri birbirine bağlayabilirsek ağaçlarla, yeşil alanların faydasını daha da artıyoruz. Milano için bizim böyle bir önerimiz var. 7 büyük alanda 7 büyük orman oluşturmak istiyoruz şehrin içerisinde ve bunları da birbirine bağlamak istiyoruz. Yeni kentler nasıl tasarlanabilir üzerine de çalışıyoruz. Çin’de her yıl milyonlarca kişi kırsal alanları terk ediyor. O yüzden kente bir takım eklentiler bulmak gerekiyor. Burada orta ölçekli bir orman kenti planlanıyor. Tamamıyla farklı bir kent sistemi öneriyoruz. Mineral kentlere doğru gidiyoruz. Sağlığınızı, yaşam tarzınızı olumlu yönde etkileyecek projeler bunlar.” diye konuştu. “Doğayı Bedenimizin, Binamızın, Kentlerimizin Dışına Attık” Pandemi sürecinin kendilerine çok şey öğrettiğini vurgulayan Prof. Dr. Boeri, “Doğa ile ilişkimizi yeni tanımlamamız ya da değiştirmemiz çok önemli. Doğayla ilgili perspektifimizi değiştirmemiz gerekiyor. Mimarlar olarak bugüne kadar yaptıklarımızı da kabul edeceğiz. Doğayı bedenimizin, binamızın, kentlerimizin dışına attık. Bu yüzden perspektifimizi değiştirmeliyiz. Bunu yaparken de sadece yaşayan canlı sayısını artırmak değil yine aynı habitat içerisinde yaşayan diğer canlıların da varlığını koruyarak, biyoçeşitliliği koruyarak hareket etmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı. “Boeri, Tasarımları İle Doğayı Şehirlere Getirdi” Çankaya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zehra Gediz Urak, etkinliğe ilişkin görüşlerini şu sözlerle paylaştı: “Üniversitemizin 25. kuruluş yıldönümünü kutladığımız bu anlamlı yılımızda, iklim değişikliği tartışmalarının uluslararası mimarlık alanındaki önemli aktörlerinden biri olan mimar ve şehir plancısı Prof. Dr. Stefano Boeri’ye engin bilgilerini bizimle paylaştığı için çok teşekkür ederim. Mimarlık Fakültesi işbirliği ile düzenlenen konferansın konusu, Boeri’nin yeni yayımlanan “Green Obsession: Trees Towards Cities, Humans Towards Forests” kitabı üzerine idi. Doğa ile barışık yaşamanın unutulduğu günümüzde, tasarımları ile doğayı şehirlere getiren Boeri’yi, insanlık için olağanüstü yararlı yaklaşım ve uygulamalarından dolayı tebrik ediyorum. Sunmuş olduğu bilgiler mimarlık ve şehircilik camiası ve öğrencilerimiz için çok yararlı oldu.”
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.