Dursun Erkılıç
Köşe Yazarı
Dursun Erkılıç
 

Yunus Değirmenci, dijital dönüşüm ve yetkin iş gücü…

Son dönemde teknolojik gelişmeler, dijital dönüşüm, robotlar ve cobotlar üzerine çok yazı kaleme aldım… Yazıları son tahlilde getirip emek ve ekmek mücadelesine bağladım… Çünkü… Tüm bu gelişmeler için “Tek sermayesi emek olan insanlara dünyayı dar edecek” deniyordu… İlk etapta doğru gibi görünse de bu doğrunun ve görünümün ‘görece’ olduğunu anladım! Bu görüşümü perçinleyen, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Yunus Değirmenci oldu! Konu öylesine hassas ki, Yunus Değirmenci, ITUC 5. Dünya Kongresinde dünyaya seslendiği konuşmasında bu hassasiyeti ete kemiğe büründürdü: -Dijital dönüşümün tam anlamıyla hayata geçirilememesinin en önemli sebebi, doğru yetkinliklere ve uzmanlıklara sahip iş gücüne ulaşılamamasıdır…   DEĞİRMENCİ’YE GÖRE   Bendeniz yazılarımda robotların emekçiyle rekabete girdiğini, cobotların emekçiyle işdaş olmaya başladığını ve yapay zekanın önü/sonu belirsiz bir dünyanın kapılarını araladığını anlatmaya çalıştım ama HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, yol gösterdi, çözüm önerdi. “HAK-İŞ Konfederasyonu, sendikal faaliyetler alanında yaptığı yenilikler ile sosyal diyaloğu ve sosyal ortaklığı ön planda tutarak, sendikal mücadeleye yeni boyutlar kazandırmıştır. Bu çalışmaların etkisiyle, HAK-İŞ, gerek ülkemizde gerekse dünyada rol model olmuştur” sözleri, kurumsal bir tavra dikkat çekiyordu. Değirmenci’ye göre, “Dijitalleşmenin doğal bir sonucu olarak, bugün iş yaşamında geçmişten oldukça farklı süreçler gerçekleştirilirken, yepyeni işler, meslekler ve çalışma biçimleri ortaya çıkmaktadır. İşin geleceği olarak tanımlanan bu süreç işveren, çalışan ve sendikalar açısından büyük bir önem arz etmekte ve her birine ek sorumluluklar getirmektedir.” Bu bir felaket senaryosu mudur? Hayır! Çünkü “Yapılan araştırmalar bize teknolojilerin doğrudan işsizliğe sebep olmadığını göstermektedir.”   BİR İZAHI OLMALI…   Konu çok karmaşık ve teknik olduğu için izahı gerekiyor. Şöyle: -Teknolojinin yayılmasıyla birlikte bazı işler başka yerlere kaydırılıp yeni işler ortaya çıkmaktadır, bazı işler ise tamamen ortadan kalkmaktadır. Ancak bu kayıplar ve artışlar arasındaki ilişki rekabet gücüne, hükümet politikalarına, şirketlerin stratejilerine, sektörlere, sanayilere, bölgelere ve ülkelere göre farklılıklar gösterebilmektedir… Uzak değil, yakın gelecekte neler olacak ya da olmalı? Şunlar: -Emek hareketinin dijital dönüşümle uyumlaşması için, iş ve toplumsal yaşamdaki rollerini yeniden değerlendirmeleri beklenmektedir. İş ve sosyal güvenlik alanında yeni düzenlemeler yapılması kaçınılmazdır… Veee… Gelelim asıl meseleye… (DEVAM EDECEK)
Ekleme Tarihi: 14 Aralık 2022 - Çarşamba

Yunus Değirmenci, dijital dönüşüm ve yetkin iş gücü…

Son dönemde teknolojik gelişmeler, dijital dönüşüm, robotlar ve cobotlar üzerine çok yazı kaleme aldım…

Yazıları son tahlilde getirip emek ve ekmek mücadelesine bağladım…

Çünkü…

Tüm bu gelişmeler için “Tek sermayesi emek olan insanlara dünyayı dar edecek” deniyordu…

İlk etapta doğru gibi görünse de bu doğrunun ve görünümün ‘görece’ olduğunu anladım!

Bu görüşümü perçinleyen, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Yunus Değirmenci oldu!

Konu öylesine hassas ki, Yunus Değirmenci, ITUC 5. Dünya Kongresinde dünyaya seslendiği konuşmasında bu hassasiyeti ete kemiğe büründürdü:

-Dijital dönüşümün tam anlamıyla hayata geçirilememesinin en önemli sebebi, doğru yetkinliklere ve uzmanlıklara sahip iş gücüne ulaşılamamasıdır…

 

DEĞİRMENCİ’YE GÖRE

 

Bendeniz yazılarımda robotların emekçiyle rekabete girdiğini, cobotların emekçiyle işdaş olmaya başladığını ve yapay zekanın önü/sonu belirsiz bir dünyanın kapılarını araladığını anlatmaya çalıştım ama HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, yol gösterdi, çözüm önerdi.

“HAK-İŞ Konfederasyonu, sendikal faaliyetler alanında yaptığı yenilikler ile sosyal diyaloğu ve sosyal ortaklığı ön planda tutarak, sendikal mücadeleye yeni boyutlar kazandırmıştır. Bu çalışmaların etkisiyle, HAK-İŞ, gerek ülkemizde gerekse dünyada rol model olmuştur” sözleri, kurumsal bir tavra dikkat çekiyordu.

Değirmenci’ye göre, “Dijitalleşmenin doğal bir sonucu olarak, bugün iş yaşamında geçmişten oldukça farklı süreçler gerçekleştirilirken, yepyeni işler, meslekler ve çalışma biçimleri ortaya çıkmaktadır. İşin geleceği olarak tanımlanan bu süreç işveren, çalışan ve sendikalar açısından büyük bir önem arz etmekte ve her birine ek sorumluluklar getirmektedir.”

Bu bir felaket senaryosu mudur? Hayır! Çünkü “Yapılan araştırmalar bize teknolojilerin doğrudan işsizliğe sebep olmadığını göstermektedir.”

 

BİR İZAHI OLMALI…

 

Konu çok karmaşık ve teknik olduğu için izahı gerekiyor. Şöyle:

-Teknolojinin yayılmasıyla birlikte bazı işler başka yerlere kaydırılıp yeni işler ortaya çıkmaktadır, bazı işler ise tamamen ortadan kalkmaktadır. Ancak bu kayıplar ve artışlar arasındaki ilişki rekabet gücüne, hükümet politikalarına, şirketlerin stratejilerine, sektörlere, sanayilere, bölgelere ve ülkelere göre farklılıklar gösterebilmektedir…

Uzak değil, yakın gelecekte neler olacak ya da olmalı? Şunlar:

-Emek hareketinin dijital dönüşümle uyumlaşması için, iş ve toplumsal yaşamdaki rollerini yeniden değerlendirmeleri beklenmektedir. İş ve sosyal güvenlik alanında yeni düzenlemeler yapılması kaçınılmazdır…

Veee…

Gelelim asıl meseleye…

(DEVAM EDECEK)

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.