Dursun Erkılıç
Köşe Yazarı
Dursun Erkılıç
 

Gavur tohumu!

Anadolu’da birini zıvanadan çıkarmışsanız duyacağınız söz bugünün moda küfürleri değil, bir ara kanunla yasaklanan kelimenin tohuma durmuş halidir! Zıvanadan çıkan kişi peşinizden seğirtirken arkanızdan bağırır: -Gavur tohumu! Dur kaçma… Mazisi derinde Bu ‘gavur tohumu’ ünlemesi, gavura ‘gavur’ demenin yasaklandığı Tanzimat günlerinin tazminat gerektiren bir küfrü değil, yedi ceddin çektiği çilenin bilinçaltına işlenmiş tepkisel tınısıdır! Köydeydim… Bir gün amcamın ekip, diktiği bahçede gezip yiyeceğimizi ellerimizle toplayalım derken hıyarların arasında dolaşmaya başladık. Hayret! Hıyarlar tornadan çıkmış gibi aynı boy ve görünümdeydi. Oysa hatırlıyorum, çocukluğumuzda bu bahçeden topladığımız hıyarlar bambaşkaydı… Doğal olarak esbabı mucibesi nedir öğrenmek istedim. Gavur tohumuymuş meğer! Üstelik tohum da vermiyormuş. Böldüm ortadan, çekirdeksizdi… Ozana danıştım Ulu ozan Fuzuli’yi anıp; Nadana sır ver de aç bir arayı Başına dar eyler geniş dünyayı Veledi zinadan gardaş umma vefayı Tohumu kimindir danesine bak Diyecek oldum; ne alaka deyip sustum! Kel alaka. O tohum, başka tohum… Meraklananlara Teknik imkansızlıklar yüzünden, “Bu, gavur tohumu da nereden çıktı” sorusunu yüzüme söyleyemeyenlerin merakını gidereyim. ANKHABER’in internet sitesinde sörf yaparken, sörfün bir kayaya çarptı! Düştüm… Baktım, kayada şu yazıyordu: - İklim değişikliği tohumun önemini artırıyor. Yazının üzerini kazıyıp üfürünce netleşen yazıyı okudum: - Güvenilir Ürün Platformu’ndan yapılan açıklamaya göre, Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Savaş Akcan, “Millî ekonominin temeli tarım, tarımsal üretimin en önemli ve stratejik ögesi ise tohumdur.” dedi. Haberi okursanız anlayacağınız şey anladığım olacaktır. Özetliyorum: -Ata tohumunu korumazsak gavur tohumuna mahkum olacağız! * Tarım, ABB, AKK, GEF Tarım öylesine önemli bir hal aldı ki, insanlık, bin yıllardan bu güne içinde evrildiği sürecin tüm birikimlerini yitirip yeni ve laboratuar ürünü tohumların, ürünlerin peşine ve içine düştü. Oysa tarihin ilk cinayetini işleyen Kabil, kardeşi Habil’i buğday için, yani tohum için öldürmemiş miydi? Allah’tan, tarımın ve tohumun önemini bilenler, sahip çıkanlar, destek verenler var. Ankara’da bunların başında üreticiye tohum dağıtan, yerli üreticiyi her açıdan destekleyen Ankara Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri ve bu konuya dikkat çekici biçimde dikkat çeken Ankara Kent Konseyi var. Mesela, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın finanse ettiği “GEF Küçük Destekler Programı”nın tanıtıldığı bir toplantı yapılmıştı. Toplantının ev sahibi Ankara Kent Konseyi idi ve konuşmacılardan biri de AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’dı. Ahmet Mekin Tüzün Toplantıda konuşan Ankara Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Mekin Tüzün,“Sayın Başkanımız Mansur Yavaş’ın ‘Kapımız herkese açık’ sözünden sonra bize Türkiye’nin her yerinden Türk tarımını kalkındırmak için projeler geliyor. Büyükşehir belediyeleri içerisinde tarıma en büyük destek veren Ankara Büyükşehir Belediyesi oldu.” dedi. Halil İbrahim Yılmaz ve suçlu ayağa kalk! Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ise konuya başka bir açıdan bakıyordu: -Toplam yüzde 55 tarım arazisi olan bir kentte ki bunların yüzde 97’si boş, buna rağmen ‘Hayır biz beton kentiyiz, 15 müteahhidin zengin olduğu bir kentiz’ diyebilir miyiz? Bu kente karşı suçtur. Başkent tarım kentidir. Konuşmanın devamı, herkese çok büyük görevler düştüğünü gösteriyor: -13 organize sanayi bölgesiyle, 8 teknokentimizi yüzde 55’lik olan tarımla buluşturabiliriz. Bu tarım ürünlerinin tamamını yan sanayi ile bir araya getirmeliyiz. Böylece tarım arazilerinin kente olan katkısını yüzde 55’e çıkarabiliriz. Bu kentte bizleri dinleyen bir Ankara Büyükşehir Belediyesi var.
Ekleme Tarihi: 09 Aralık 2021 - Perşembe

Gavur tohumu!

Anadolu’da birini zıvanadan çıkarmışsanız duyacağınız söz bugünün moda küfürleri değil, bir ara kanunla yasaklanan kelimenin tohuma durmuş halidir! Zıvanadan çıkan kişi peşinizden seğirtirken arkanızdan bağırır: -Gavur tohumu! Dur kaçma… Mazisi derinde Bu ‘gavur tohumu’ ünlemesi, gavura ‘gavur’ demenin yasaklandığı Tanzimat günlerinin tazminat gerektiren bir küfrü değil, yedi ceddin çektiği çilenin bilinçaltına işlenmiş tepkisel tınısıdır! Köydeydim… Bir gün amcamın ekip, diktiği bahçede gezip yiyeceğimizi ellerimizle toplayalım derken hıyarların arasında dolaşmaya başladık. Hayret! Hıyarlar tornadan çıkmış gibi aynı boy ve görünümdeydi. Oysa hatırlıyorum, çocukluğumuzda bu bahçeden topladığımız hıyarlar bambaşkaydı… Doğal olarak esbabı mucibesi nedir öğrenmek istedim. Gavur tohumuymuş meğer! Üstelik tohum da vermiyormuş. Böldüm ortadan, çekirdeksizdi… Ozana danıştım Ulu ozan Fuzuli’yi anıp; Nadana sır ver de aç bir arayı Başına dar eyler geniş dünyayı Veledi zinadan gardaş umma vefayı Tohumu kimindir danesine bak Diyecek oldum; ne alaka deyip sustum! Kel alaka. O tohum, başka tohum… Meraklananlara Teknik imkansızlıklar yüzünden, “Bu, gavur tohumu da nereden çıktı” sorusunu yüzüme söyleyemeyenlerin merakını gidereyim. ANKHABER’in internet sitesinde sörf yaparken, sörfün bir kayaya çarptı! Düştüm… Baktım, kayada şu yazıyordu: - İklim değişikliği tohumun önemini artırıyor. Yazının üzerini kazıyıp üfürünce netleşen yazıyı okudum: - Güvenilir Ürün Platformu’ndan yapılan açıklamaya göre, Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Savaş Akcan, “Millî ekonominin temeli tarım, tarımsal üretimin en önemli ve stratejik ögesi ise tohumdur.” dedi. Haberi okursanız anlayacağınız şey anladığım olacaktır. Özetliyorum: -Ata tohumunu korumazsak gavur tohumuna mahkum olacağız! * Tarım, ABB, AKK, GEF Tarım öylesine önemli bir hal aldı ki, insanlık, bin yıllardan bu güne içinde evrildiği sürecin tüm birikimlerini yitirip yeni ve laboratuar ürünü tohumların, ürünlerin peşine ve içine düştü. Oysa tarihin ilk cinayetini işleyen Kabil, kardeşi Habil’i buğday için, yani tohum için öldürmemiş miydi? Allah’tan, tarımın ve tohumun önemini bilenler, sahip çıkanlar, destek verenler var. Ankara’da bunların başında üreticiye tohum dağıtan, yerli üreticiyi her açıdan destekleyen Ankara Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri ve bu konuya dikkat çekici biçimde dikkat çeken Ankara Kent Konseyi var. Mesela, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın finanse ettiği “GEF Küçük Destekler Programı”nın tanıtıldığı bir toplantı yapılmıştı. Toplantının ev sahibi Ankara Kent Konseyi idi ve konuşmacılardan biri de AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’dı. Ahmet Mekin Tüzün Toplantıda konuşan Ankara Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Mekin Tüzün,“Sayın Başkanımız Mansur Yavaş’ın ‘Kapımız herkese açık’ sözünden sonra bize Türkiye’nin her yerinden Türk tarımını kalkındırmak için projeler geliyor. Büyükşehir belediyeleri içerisinde tarıma en büyük destek veren Ankara Büyükşehir Belediyesi oldu.” dedi. Halil İbrahim Yılmaz ve suçlu ayağa kalk! Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ise konuya başka bir açıdan bakıyordu: -Toplam yüzde 55 tarım arazisi olan bir kentte ki bunların yüzde 97’si boş, buna rağmen ‘Hayır biz beton kentiyiz, 15 müteahhidin zengin olduğu bir kentiz’ diyebilir miyiz? Bu kente karşı suçtur. Başkent tarım kentidir. Konuşmanın devamı, herkese çok büyük görevler düştüğünü gösteriyor: -13 organize sanayi bölgesiyle, 8 teknokentimizi yüzde 55’lik olan tarımla buluşturabiliriz. Bu tarım ürünlerinin tamamını yan sanayi ile bir araya getirmeliyiz. Böylece tarım arazilerinin kente olan katkısını yüzde 55’e çıkarabiliriz. Bu kentte bizleri dinleyen bir Ankara Büyükşehir Belediyesi var.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.