Sema Kumrulu
Köşe Yazarı
Sema Kumrulu
 

Geleneksel oyuncaklar ve Orhan Karaalioğlu

Ankara Ulucanlar Sanat Sokağı'nda bulunan, Oyuncak Atölyesi'nde Orhan Karaalioğlu'nun kendi yaptığı geleneksel oyuncaklar görülmeye değer. İç Mimar olan Orhan Karaalioğlu aynı zamanda fotoğraf sanatçısı. Kendisiyle yaptığım sohbeti sizinle paylaşmak istiyorum: Orhan Bey harika çalışmalarınız var. Sizi tanıyabilir miyim? Asıl mesleğim iç mimarlık, 2000 yılında emekli olunca, 'Ne yapabilirim' diye düşünmeye başladım. Aklıma “çocukken hangi oyuncaklar vardı” sorusu geldi. Bir liste hazırlamaya başladım. Liste bayağı çoğalınca bu oyuncakları nasıl hayata geçiririm düşüncesiyle kitap haline getirmeye karar verdim. Kitabım 4 yılda bitti ama 7 yıl da basılması için bekledim. Yayınevleri kaynak kitap kabul edildiği için satılmayacağını söyleyerek basmadılar.  Sonunda Gazi Üniversitesi Halk Bilimi Bölüm Başkanı Prof. Öcal Oğuz'un katkısıyla basıma girdi. Eski oyuncakları yapabilmek çok araştırma gerektiriyor. Benim yaptığım tür oyuncakları Türkiye'de pek yapan yok. Makine kullanmıyorum, el aletleriyle çalışıyorum. Kültür Bakanlığı'na oyuncak dalında müracaat ettim. 'Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı unvanı aldım. 21 yıldır yaptığım araştırmalarımı ve oyuncaklarımı 6 yıldır Ulucanlar Sanat Sokağı'nda yapmaya devam ediyorum. Atölyemde bulunan bebekleri ise eşim yapıyor.  Anısı olan bir oyuncağınız var mı? Sanıyorum 4 yaşındaydım. Bir gün annem halının üstüne oturup, baktım bir bir şeyler yapıyor. Kibrit kutularını aldı, tekerleklerini kartondan kesip, toplu iğneyle taktı. Ortaya bir tren çıktı. Kutulardan birine kuru fasulye diğerine mercimek koydu. Saatlerce halının üstünde oynadığımı hatırlıyorum. Benim için anısı çok büyük, kitap kapağıma da bu oyuncağımı koydum. Afiş hazırladığım zaman da muhakkak annemin yaptığı treni koyarım. Siz aynı zamanda fotoğraf sanatıyla da uğraşıyorsunuz. Evet. İlk fotoğrafımı bir arkadaşımın makinesiyle 1971 yılında çekmiştim.1980 yılında fotoğraf makinesi alabildim. 22.5 TL ye aldığım makinemi hala saklarım. Şu anda ise Hacettepe Üniversitesi'nde fotoğraf dersleri veriyorum.  ''Oyuncak, çocuklarla iletişim kurmak için çok önemli'' diyen Orhan Karaalioğlu'na bu güzel sohbet için teşekkür ediyorum. Çocukları olan annelerin görmesi gereken bir atölye bence. Sağlık ve sanatla kalalım. 
Ekleme Tarihi: 23 Aralık 2021 - Perşembe

Geleneksel oyuncaklar ve Orhan Karaalioğlu

Ankara Ulucanlar Sanat Sokağı'nda bulunan, Oyuncak Atölyesi'nde Orhan Karaalioğlu'nun kendi yaptığı geleneksel oyuncaklar görülmeye değer. İç Mimar olan Orhan Karaalioğlu aynı zamanda fotoğraf sanatçısı. Kendisiyle yaptığım sohbeti sizinle paylaşmak istiyorum: Orhan Bey harika çalışmalarınız var. Sizi tanıyabilir miyim? Asıl mesleğim iç mimarlık, 2000 yılında emekli olunca, 'Ne yapabilirim' diye düşünmeye başladım. Aklıma “çocukken hangi oyuncaklar vardı” sorusu geldi. Bir liste hazırlamaya başladım. Liste bayağı çoğalınca bu oyuncakları nasıl hayata geçiririm düşüncesiyle kitap haline getirmeye karar verdim. Kitabım 4 yılda bitti ama 7 yıl da basılması için bekledim. Yayınevleri kaynak kitap kabul edildiği için satılmayacağını söyleyerek basmadılar.  Sonunda Gazi Üniversitesi Halk Bilimi Bölüm Başkanı Prof. Öcal Oğuz'un katkısıyla basıma girdi. Eski oyuncakları yapabilmek çok araştırma gerektiriyor. Benim yaptığım tür oyuncakları Türkiye'de pek yapan yok. Makine kullanmıyorum, el aletleriyle çalışıyorum. Kültür Bakanlığı'na oyuncak dalında müracaat ettim. 'Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı unvanı aldım. 21 yıldır yaptığım araştırmalarımı ve oyuncaklarımı 6 yıldır Ulucanlar Sanat Sokağı'nda yapmaya devam ediyorum. Atölyemde bulunan bebekleri ise eşim yapıyor.  Anısı olan bir oyuncağınız var mı? Sanıyorum 4 yaşındaydım. Bir gün annem halının üstüne oturup, baktım bir bir şeyler yapıyor. Kibrit kutularını aldı, tekerleklerini kartondan kesip, toplu iğneyle taktı. Ortaya bir tren çıktı. Kutulardan birine kuru fasulye diğerine mercimek koydu. Saatlerce halının üstünde oynadığımı hatırlıyorum. Benim için anısı çok büyük, kitap kapağıma da bu oyuncağımı koydum. Afiş hazırladığım zaman da muhakkak annemin yaptığı treni koyarım. Siz aynı zamanda fotoğraf sanatıyla da uğraşıyorsunuz. Evet. İlk fotoğrafımı bir arkadaşımın makinesiyle 1971 yılında çekmiştim.1980 yılında fotoğraf makinesi alabildim. 22.5 TL ye aldığım makinemi hala saklarım. Şu anda ise Hacettepe Üniversitesi'nde fotoğraf dersleri veriyorum.  ''Oyuncak, çocuklarla iletişim kurmak için çok önemli'' diyen Orhan Karaalioğlu'na bu güzel sohbet için teşekkür ediyorum. Çocukları olan annelerin görmesi gereken bir atölye bence. Sağlık ve sanatla kalalım. 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.