Güner Dinçaslan
Köşe Yazarı
Güner Dinçaslan
 

Nihal Atsız ve Ruh Adam romanı (4)

[simple-author-box] Edebi Tahliller Karakter bolluğu Ruh Adam romanı bir efsane ve tarih yolculuğuyla başlar, Metehan zamanında bir komutanın hikâyesini alıp günümüze getirme ustalığı gösterir. Romanın içeriğinin zenginliği ve kurgulamadaki ustalığı, anlatım zenginliği üzerinde durulması gereken başka bir konudur. Olaylar örgüsü birbirine geçtiği gibi yine hiçbir karışıklığa mahal vermeden birbirini ustaca takip etmektedir. Olaylar zinciri hiç kopmadan okuyucusunu sürüklemektedir. Bazı yerlerde sadece olay hikâyesi anlatırken, bazı yerlerde durum tespitleri yaparak olaylara mercek tutmakta, farkındalık yaratmaktadır. Hikâyede bir ileri bir geri gidip gelerek (geri dönüşlerle) bir anlatımı tercih etmiştir.  Bu anlatım şekli zor bir anlatımdır. Okuyucu zamanı yakalamakta zorlanabilir, yazar ise zaman kaymaları yapabilir. İşte Nihal Atsız burada da ustalığını göstermekte, hiçbir hata yapmadan okuyucusu ile birlikte gezmektedir. Anlatıcı olan yazar okuyucuyla birlikte öğreniyor hissi vermektedir. Yazar öğretici eğitici olmaktan çıkıp adeta kenara çekilip olayları izler durumundadır. (Albay, çok mübalağalı bir şekilde anlatmıştı. Ona inanmak gerekirse Yüzbaşı Pusat’ı bir vatan haini saymak gerekecekti. Nitekim umumi telakkide bu merkezde idi o bir küstah, bir vatan haini, belki de bir casustu. Bu kadar cüretkâr olabilmesi için mutlaka bir dış kuvvete dayanması lazımdı.) Buradaki tespit okuyucuyla birlikte durumu anlama ve analiz etme, öyle olmuş olabilir mi düşüncesini açığa çıkarmak için roman içinde gezmek gerektiğini hissettirir ve yazarda onlarla birlikte bu serüvene katılır. Günümüzde de birçok kere anlatım ve hatıra naklederken değişik anlarda yaşananları anlatarak okuyucuyu devamlı seyahat ettirmektedir. Roman içinde asıl kahraman olmakla birlikte esas kahramanı birçok figürle paylaştırmaktadır ki, bu ancak usta bir edebiyatçının daha doğrusu bir usta yazarın işidir. Her bölümün kendine özgü karakteri veya başrolü üstlendirdiği biri vardır. Okuyucu romanı eline aldığında ilk kahramanın Ayşe Pusat olduğunu sanırken, daha sonra roman boyunca belki de en silik karakter görevi verilmiştir. Yazar öylesine dolu ve konuya öyle hâkimdir ki, kahraman kıtlığı çekmemekte, hikâyede geçen herkes onun nazarında başroldedir ve romanın o bölümünün ağırlığını onlara vermektedir. Bu romanda yan figür diye bir karakter yoktur. Bir cümle içinde sıradan geçen bir isim birkaç sayfa sonra karşımıza adeta başkahraman gibi donanımlı çıkmaktadır. (DEVAM EDECEK)
Ekleme Tarihi: 19 Mayıs 2021 - Çarşamba

Nihal Atsız ve Ruh Adam romanı (4)

[simple-author-box]

Edebi Tahliller

Karakter bolluğu

Ruh Adam romanı bir efsane ve tarih yolculuğuyla başlar, Metehan zamanında bir komutanın hikâyesini alıp günümüze getirme ustalığı gösterir.

Romanın içeriğinin zenginliği ve kurgulamadaki ustalığı, anlatım zenginliği üzerinde durulması gereken başka bir konudur.

Olaylar örgüsü birbirine geçtiği gibi yine hiçbir karışıklığa mahal vermeden birbirini ustaca takip etmektedir. Olaylar zinciri hiç kopmadan okuyucusunu sürüklemektedir. Bazı yerlerde sadece olay hikâyesi anlatırken, bazı yerlerde durum tespitleri yaparak olaylara mercek tutmakta, farkındalık yaratmaktadır.

Hikâyede bir ileri bir geri gidip gelerek (geri dönüşlerle) bir anlatımı tercih etmiştir.  Bu anlatım şekli zor bir anlatımdır.

Okuyucu zamanı yakalamakta zorlanabilir, yazar ise zaman kaymaları yapabilir. İşte Nihal Atsız burada da ustalığını göstermekte, hiçbir hata yapmadan okuyucusu ile birlikte gezmektedir.

Anlatıcı olan yazar okuyucuyla birlikte öğreniyor hissi vermektedir. Yazar öğretici eğitici olmaktan çıkıp adeta kenara çekilip olayları izler durumundadır.

(Albay, çok mübalağalı bir şekilde anlatmıştı. Ona inanmak gerekirse Yüzbaşı Pusat’ı bir vatan haini saymak gerekecekti. Nitekim umumi telakkide bu merkezde idi o bir küstah, bir vatan haini, belki de bir casustu. Bu kadar cüretkâr olabilmesi için mutlaka bir dış kuvvete dayanması lazımdı.)

Buradaki tespit okuyucuyla birlikte durumu anlama ve analiz etme, öyle olmuş olabilir mi düşüncesini açığa çıkarmak için roman içinde gezmek gerektiğini hissettirir ve yazarda onlarla birlikte bu serüvene katılır.

Günümüzde de birçok kere anlatım ve hatıra naklederken değişik anlarda yaşananları anlatarak okuyucuyu devamlı seyahat ettirmektedir.

Roman içinde asıl kahraman olmakla birlikte esas kahramanı birçok figürle paylaştırmaktadır ki, bu ancak usta bir edebiyatçının daha doğrusu bir usta yazarın işidir.

Her bölümün kendine özgü karakteri veya başrolü üstlendirdiği biri vardır.

Okuyucu romanı eline aldığında ilk kahramanın Ayşe Pusat olduğunu sanırken, daha sonra roman boyunca belki de en silik karakter görevi verilmiştir.

Yazar öylesine dolu ve konuya öyle hâkimdir ki, kahraman kıtlığı çekmemekte, hikâyede geçen herkes onun nazarında başroldedir ve romanın o bölümünün ağırlığını onlara vermektedir. Bu romanda yan figür diye bir karakter yoktur.

Bir cümle içinde sıradan geçen bir isim birkaç sayfa sonra karşımıza adeta başkahraman gibi donanımlı çıkmaktadır.

(DEVAM EDECEK)

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.