[simple-author-box] Bir eğitim aracı olan spordan daha fazla başarı elde edilebilmesinin nedeni; insanlığın ilk zamanlarından bugüne kadar gelen spor ahlakı ve spor felsefesi ilke ve kuralları sayesinde mümkün olmuştur. Vatanî bir görev Sporun içinde ahlak kavramı ve eğitim ilkesi olarak kabul edilen fair-play ruhunun; saygı, hoşgörü, centilmenlik, erdemlilik, dürüstlük gibi insani özellikleri içeren ve sporun da özünü oluşturan niteliklerle beraber, eğitim aracılığıyla bireylere kazandırılması, sporun geleceği için de önem taşımaktadır. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk kültürünü çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkarma hedefi doğrultusunda, Türk İnkılâbının bir unsuru olarak spor faaliyetlerine de önem vermiş, hatta bu alanda yapılacak çalışmaları aslî ve vatanî bir görev kabul etmiştir. Bilimin ışığında Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim.” sözleriyle sporun ve aynı zamanda sporda ahlakın bugünkü adıyla fair playın önemini dile getirmişti. Sporun her branşının yapılmasını ve başarı elde edilmesini Türk milletine tavsiye etmiştir. Atatürk, genç neslin bilimin ışığında ruhen, ahlâken, zihnen ve bedenen çok iyi bir konumda olmasını istemiş, bu uğurda spor faaliyetlerine ve sporculara büyük değer vermişti. Örnek Atatürk Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yaşamın her alanında kültüre, sanata, spora, eğitime büyük önem veren, geleceği gören büyük bir liderdi. Milli mücadele sonrası oluşan tüm zorlu koşullara rağmen spora olan desteğini hiçbir zaman esirgemedi. Spor yapmaya büyük önem veren Atatürk, İstanbul’da Florya’da denize girdiği, resimleri de olan o meşhur sandalla açılıp kürek çekerek, Türk gençliğini spora yöneltmek için örnek olmuştu.