Var mısınız?

George Orwell,1984 romanında “Cehalet mutluluktur” sözüyle, totaliter yönetimlerin yaslanmaya çalıştığı toplumsal yapıyı özetleyiverir. 1948 yılında yazılan ve dünyanın en bilinen romanları arasında sayılan bu yapıttan yüzyıllar önce, Anadolu erenlerinden sayacağımız Bektaşilerden birine atfedilen “Ya şu dünyaya gelmez olaydım ya aklım hiçbir şeye ermez olaydı” söyleyişi birbirini çağrıştırmaktadır. Büyük umutlarla girilen milenyumda, öngörülemeyen birçok sorunun küresel ölçekte ödettiği bedeller, geleceği korku tüneline dönüştürüyor… Sayıların en abartılı olduğu günlerden geçiyoruz. Yaşantımız hassas dengelere bağlı. Sayılar sözcüklerden daha soğuk, daha acımasız. Buhrandan bunalıma savruluyor insanlık. Evdeki hesap çarşıya uymuyor. Erki elinde bulunduranlar, kendi dışlarında kalan insanları yalnızca bir istatistik olarak görüyorlar. Yoksulluk artıyor, bir avuç mutlu azınlık lüks ve ihtişam içinde yaşarken, dışlarında kalanların felaketlere sürüklenmesini pek umursar görünmüyorlar. Geri kalmış ya da geri bıraktırılmış ülkelerde durum çok daha vahim. Duyarsızlık, yeteneksizlik, beceriksizlik, türlü yollarla öne çıkıyor; bu da geniş halk kitlelerinin karamsarlığının artmasına neden oluyor. Küresel güçler ve mukallitleri kullandıkları sınırsız propaganda aygıtlarıyla, hurafeyi bilim, hezimetleri de hizmet diye yutturmaya çalışıyorlar. Entelektüel yalnızlıklar kimsesizliklere dönüşüyor. Kültürel yozlaşma, toplumsal çölleşmeyi tetikliyor. Olan suskun, susturulmuş geniş yığınlara oluyor. Artık teknoloji despotlar elinde insanlığın aleyhine işliyor. Ufukta da bir umut görünmüyor. Ve yadsıma başlıyor. Bize de cahilliğe tahammül etmek kalıyor. Hayır mı diyorsunuz? Haydi o zaman, var mısınız cehalete nerden ve kimden gelirse gelsin karşı çıkmaya?