Av. Merve Acar
Köşe Yazarı
Av. Merve Acar
 

Savaş zamanında Montrö Boğazlar Sözleşmesi

Son günlerde yaşanan gelişmeler sonucunda en çok merak edilen konulardan biri Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve bu sözleşme kapsamında Türkiye’nin hak ve yetkileri. Konuya önce “Montrö olmasaydı nasıl olacaktı” tarafından başlamak istiyorum. Uluslararası seyrüsefere açık boğazların tamamında “transit geçiş” rejimi uygulanır. Transit geçiş rejiminde kıyı devleti kuralları belirler, geçiş için gerekli tedbirleri alır, ancak geçişe müdahale edemez. Gemi yoluna devam etmek için boğazdan geçmek durumundaysa, buna engel olunamaz. Montrö Boğazlar Sözleşmesi ise özel bir sözleşme olduğu için Türk Boğazları’nda transit geçiş rejimi uygulanmaz. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nde öngörülen özel geçiş rejimi uygulanmaktadır. Sözleşme 20.07.1936 günü İsviçre’nin Montreux kentinde imzalanmış ve günümüzde hala yürürlüktedir. Yani 1936 yılından bu yana Türk Boğazları’ndan bu özel geçiş rejimi uygulanmaktadır. Günümüzde yaşanan gelişmeler sonucunda Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin 19. Maddesi gündeme gelmiştir. Maddeye göre; Türkiye savaşan devletlerden biri değilse, savaşan devletlere ait savaş gemilerinin Türk Boğazları’ndan geçmesi yasaktır. Birleşmiş Milletler üyeliği kapsamında saldırıya uğrayan devletle arasında bir karşılıklı yardım anlaşması varsa, savaş gemilerini geçişine izin verir. Bağlama limanı Karadeniz’de bulunan savaş gemileri daha önce bağlama limanından ayrılmış ise Boğazlar’dan geçerek bağlama limanına geri dönebilir. Günümüz koşullarında değerlendirilecek olursa, maddenin bu kısmı Rusya’nın yalnızca Karadeniz filolarında bulunan savaş gemileri için geçerlidir. Pasifik ya da Baltık Denizi filolarında bulunan savaş gemileri Karadeniz’e geçemeyeceklerdir. Şu an için gündemde olmasa da, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin bizim için en önemli kısmı, 20 ve 21. maddeleridir. Türkiye savaşan devletse veya kendisini pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidi altında sayarsa, savaş gemilerinin geçişi konusunda Türk Hükümeti tümüyle dilediği gibi davranabilecektir. Boğazları tamamen kapatabileceği gibi, müttefiklerine açabilecek, düşman devletlerin geçişine ise izin vermeyecektir. Uluslararası hukuk alanında hiçbir devletin bu konuya müdahale etme şansı bulunmamaktadır. 86 yıl sonra bize kalan ise, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, o günün şartlarında bu sözleşmeyi diğer devletlere kabul ettiren siyasi zekayı saygıyla, minnetle ve özlemle anmak olsa gerek.
Ekleme Tarihi: 10 Mart 2022 - Perşembe

Savaş zamanında Montrö Boğazlar Sözleşmesi

Son günlerde yaşanan gelişmeler sonucunda en çok merak edilen konulardan biri Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve bu sözleşme kapsamında Türkiye’nin hak ve yetkileri. Konuya önce “Montrö olmasaydı nasıl olacaktı” tarafından başlamak istiyorum. Uluslararası seyrüsefere açık boğazların tamamında “transit geçiş” rejimi uygulanır. Transit geçiş rejiminde kıyı devleti kuralları belirler, geçiş için gerekli tedbirleri alır, ancak geçişe müdahale edemez. Gemi yoluna devam etmek için boğazdan geçmek durumundaysa, buna engel olunamaz. Montrö Boğazlar Sözleşmesi ise özel bir sözleşme olduğu için Türk Boğazları’nda transit geçiş rejimi uygulanmaz. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nde öngörülen özel geçiş rejimi uygulanmaktadır. Sözleşme 20.07.1936 günü İsviçre’nin Montreux kentinde imzalanmış ve günümüzde hala yürürlüktedir. Yani 1936 yılından bu yana Türk Boğazları’ndan bu özel geçiş rejimi uygulanmaktadır. Günümüzde yaşanan gelişmeler sonucunda Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin 19. Maddesi gündeme gelmiştir. Maddeye göre; Türkiye savaşan devletlerden biri değilse, savaşan devletlere ait savaş gemilerinin Türk Boğazları’ndan geçmesi yasaktır. Birleşmiş Milletler üyeliği kapsamında saldırıya uğrayan devletle arasında bir karşılıklı yardım anlaşması varsa, savaş gemilerini geçişine izin verir. Bağlama limanı Karadeniz’de bulunan savaş gemileri daha önce bağlama limanından ayrılmış ise Boğazlar’dan geçerek bağlama limanına geri dönebilir. Günümüz koşullarında değerlendirilecek olursa, maddenin bu kısmı Rusya’nın yalnızca Karadeniz filolarında bulunan savaş gemileri için geçerlidir. Pasifik ya da Baltık Denizi filolarında bulunan savaş gemileri Karadeniz’e geçemeyeceklerdir. Şu an için gündemde olmasa da, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin bizim için en önemli kısmı, 20 ve 21. maddeleridir. Türkiye savaşan devletse veya kendisini pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidi altında sayarsa, savaş gemilerinin geçişi konusunda Türk Hükümeti tümüyle dilediği gibi davranabilecektir. Boğazları tamamen kapatabileceği gibi, müttefiklerine açabilecek, düşman devletlerin geçişine ise izin vermeyecektir. Uluslararası hukuk alanında hiçbir devletin bu konuya müdahale etme şansı bulunmamaktadır. 86 yıl sonra bize kalan ise, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, o günün şartlarında bu sözleşmeyi diğer devletlere kabul ettiren siyasi zekayı saygıyla, minnetle ve özlemle anmak olsa gerek.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.