Türkiye’nin ekonomisine, kalkınmasına, üretimine, ihracatına ve istihdama büyük katkı sağlayacak; işletmelerimizin dünya ile rekabetine güç katacak olan, “Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Yönetmeliği” yürürlüğe girdi. Yönetmelikle KOBİ’lerin belirlenmesinde kullanılan kriterlerde güncelleme yapıldı. Böylece, KOBİ tanımı, “yıllık çalışan sayısı 250 kişiden az olan, yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 500 milyon Türk lirasını aşmayan işletmeler” olarak değiştirildi. Sözünü ettiğim yönetmelikle güncellenen kriterler, Türkiye’deki işletmelerin yüzde 99’unu KOBİ’leştirdi!   BU GÜCÜN OLUŞUMU   Net satış hasılatları, mali bilanço tutarları ve çalışan sayılan dikkate alınarak yeniden sınıflandırılan KOBİ’leri Türkiye’nin en önemli kalkınma gücü haline getiren bu durum şöyle oluştu: “Yıllık çalışan sayısı 10 kişiden az olan ‘mikro işletmelerin’ yıllık net satış hasılatı veya mali bilanço limiti 5 milyon liradan 10 milyon liraya çıkarıldı. 50 kişiden az personeli olan ‘küçük işletmeler’ için limit 50 milyon liradan 100 milyon liraya yükseltildi. 250’den az çalışanı olan ‘orta büyüklükteki işletmeler’ için üst limit 250 milyon lirayken 500 milyon lira oldu.” Bu noktada şu da bilinmeli: “KOBİ niteliği belirlenirken dikkate alınan kriterlerden herhangi birini, son iki hesap dönemine ait verileriyle aşan işletmeler KOBİ niteliğini kaybedecek. Son hesap dönemine ait verileriyle kriterlerin altına düşen işletmeler KOBİ olarak tanımlanacak. İşletme sınıfları son hesap dönemine ait verilerle belirlenecek.”   ANKARA’NIN KAZANIMLARI   “Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Yönetmeliği” ile 12 Organize Sanayi Bölgesine sahip olan Ankara büyük kazanımlar elde edecektir. Gerçek bir KOBİ kenti olan Türkiye Cumhuriyetinin Başkentinde hem KOBİ sayısı artacak hem de girişime, yatırıma, üretime dönük çalışmalar yoğunlaşacaktır. 22 üniversitesi, 10 Teknokenti, 112 AR-GE ve 42 Tasarım Merkezine sahip olan Ankara’nın ürütün insanları oluşan yeni ortamı en iyi şekilde değerlendirecektir.   ÖNEMLİ GETİRİLERİ OLACAK   Tanım değişikliğinin KOBİ’ler açısından getireceği en büyük yarar; işletmelerin taleplerinin kabul görmesinin kolaylaşması, teşviklere erişimindeki sorunların çözümü ve sürdürülebilirliğin sağlanması olacaktır. Devlet artık KOBİ’lere “Yüzde 99” gözüyle bakarsa yüzde 100 kârlı çıkar… Bu bir Türkiye gerçeğidir. Hobisiz olur ama KOBİ’siz olmaz!