Yunus Değirmenci ve Rafi Ay’dan Türkiye ve dünya emek hareketi adına önemli mesajlar

Çalışma Hayatı 07.06.2023 - 09:47, Güncelleme: 07.06.2023 - 09:47
 

Yunus Değirmenci ve Rafi Ay’dan Türkiye ve dünya emek hareketi adına önemli mesajlar

ANKHABER / IndustriALL Avrupa Ara Dönem Konferansı, “Avrupa’da Endüstri İşçileri İçin Güçlü Bir Ses, Güçlü Bir Sendika” temasıyla 34 Avrupa ülkesinden 119 sendika ve 455 Delegenin katılımıyla Yunanistan’ın Selanik şehrinde 31 Mayıs-1 Haziran 2023 tarihlerinde gerçekleşti.
Toplantıya HAK-İŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve öz Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ile Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay ve sendikanın Uluslararası İlişkiler Sekreteri Fulya Pınar Özcan katıldı.   YUNUS DEĞİRMENCİ   Toplantıda konuşan Öz Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, sendikalar arası iş birliklerinin sendikal hayata güç katacağını dile getirmişti. Değirmenci ayrıca, “Cumhurbaşkanımızdan ve yeni Hükümetten, sendikalar ve çalışanlar olarak beklentimiz çok” diyerek, emek dünyasının yeni kabineden beklentilerini şöyle özetlemişti: “Hayat pahalılığı başta olmak üzere enflasyonun düşürülmesini, istihdamın artırılması, sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması gibi çözülmesi gereken sorunlara bir an evvel müdahale edilmesini beklemekteyiz.”   RAFİ AY’IN KONUŞMASI   Gündem maddeleri üzerine konuşmacılar söz alırken, Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY, stratejik planın ilk bölümü olan “Avrupa’da Güçlü, Sürdürülebilir Endüstriyel İşler İçin Sendika Gücünün İnşası: Industriall Avrupa İçin Önceliklerin Belirlenmesi” gündemi üzerine önemli bir konuşma yaptı. AY konuşmasında özetle şunları söyledi: 6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi kapsayan deprem felaketi ile ülke olarak tarif edilemez bir acıyla çok zor günlerden geçmekteyiz. Birlik ve dayanışmanın kıymetli olduğu bu dönemde uluslararası boyutta farklı ülkeler ve sendikacı dostlarımız tarafından acımızın paylaşılması çok anlamlı ve kıymetlidir.  Bu anlamda öncelikle özveriyle gerçekleştirilen bütün katkılar için minnettar olduğumuzu belirtmek isteriz. Bizler Öz İplik İş Ailesi olarak bölgedeki örgütlü olduğumuz işyerleri ile depremin ilk gününden itibaren irtibat kurarak emekçiler ve ailelerine, sağlıklı ve güvenli bir yaşam alanı oluşturulması noktasında çabamızı sürdürmekteyiz. Yıkımı yaşama dönüştürme noktasında yoğun çaba gösterdiğimiz bu günlerde küresel piyasalarda Ukrayna – Rusya arasındaki savaş ile enerji fiyatlarındaki artışla yaşanan kriz, elbette ki işgücü piyasalarının da temel etkileyicisi haline gelmiştir. Yoğun enflasyonun yanı sıra enerji fiyatlarındaki artış, her şeyin fiyatında artış demektir. İstihdam ve ihracat yoğun yapısıyla tekstil ve hazır giyim sektörü kur dengesizlikleri, enerji krizi ve girdi maliyetlerindeki artış sebebiyle ilk ve en belirgin etkilenen sektörlerden olmuştur. Süreç itibariyle fabrikaların üretimi küçültmesine veya faaliyetlerini kapatmasına neden olan olumsuz koşullar emek yoğun bu sektörde işçilerin iş ve gelir kaybı yaşamasına neden olacaktır. Yeşil Dönüşümün işgücü piyasası üzerinde yarattığı etkiler açısından baktığımızda ise; ülkemizde ve dünyada yaratılan ve dönüşen işler arasında benzerlikler bulunmaktadır. Yenilenemeyen enerji kaynaklarının verimsiz ve aşırı kullanımı yüzünden iklim değişikliği ve küresel ısınma tehdidi büyümektedir. İklim krizi kuraklık, açlık, salgın hastalık, kitlesel göç gibi sosyo-ekonomik problemlere yol açmaktadır. Yeşil iş kolları sektörde yeni işler ortaya çıkardığı gibi aynı zamanda hali hazırda bulunan pek çok iş profilini de yeniden şekillendirmektedir. Yeşil sektörlerin ortaya çıkan iş gücü talebini karşılayabilmesi için iyi eğitimli ve vasıflı iş gücü arz edilmesi gerekmektedir. Bu da iş gücünün iyi bir şekilde eğitilebilmesi, yeni iş kollarına adapte edilmesi, yaşam boyu öğrenme stratejisi ile çözülecek bir durumdur. İşgücü piyasasının sürdürülebilirliği ve iklim değişikliğine uyumu öncelikle adil geçiş ile sağlanmalıdır. Dijitalleşmeye geçişte bedeli kimin ödeyeceği ve bundan kimin fayda sağlayacağı kilit noktadır. İşçiler ve sendikaları, kendilerini ilgilendiren bu konuda karar verme sürecinin bir parçası haline getirilmelidir. Aynı zamanda bu konu işçilerin uluslararası dayanışmasının ne kadar önemli olduğunu da göstermektedir. Yeşil geçiş sürecinde yaratılacak olan işlerin güvenceli olmasının denetlenmesi ve takibinin yapılması noktasında kayıtlı istihdamın ve örgütlü-güçlü yapının önemi de ortaya çıkmaktadır.   TOPLANTIDA ELE ALINAN KONULAR   Konferansın üç temel gündem maddesi arasında yer alan Avrupa'da güçlü, sürdürülebilir endüstriyel işler için Sendika Gücünün İnşası tartışmalar gerçekleştirildi. Avrupa’nın geleceği için yatırım ve inovasyona yönelik politik stratejilere ihtiyaç duyulduğu ve endüstriyel bölgeleri yeniden uluslararası alanda ön plana çıkarmak için ittifaklara ihtiyaç duyduğundan bahsedildi.  Aynı zamanda Avrupa'nın yeniden sanayileşmesini teşvik etmek için yeni kaynak taahhüdü gerekliliğinin altı çizildi. Tartışmaların devamında IndustriALL Avrupa’nın güçlü ve sürdürülebilir bir program oluşturması için tedarik zincirlerinin her aşamasında emeğe, sendikaya ve insan haklarına saygı duyulan kolektif işçi örgütlenmesine ihtiyacın olduğu vurgulandı. Önümüzdeki on yıl içerisinde sürdürülebilir ve düşük karbonlu endüstrilerin dönüşümüne ve geliştirilmesine yapılan yatırımlar için kritik öneme sahip bir dönem olduğu ve bu dönemde önemli bir gelişme olan yeşil ve dijital ikiz dönüşüm Avrupa'da ve dünyanın başka yerlerinde işçilerin dönüşümün merkezinde olmasının önemine değinildi. Adil bir Geçişi sağlamanın ve gerekli araçların devreye girmesini teşvik etmenin önemine değinildi. Konferansta tartışılan ikinci bir madde ise adil ücret ve çalışma koşulları için Sendika Gücü inşa etmeye yönelik oldu. Konferansın bu oturumunda özelikle sosyal diyalog, toplu pazarlık ve işçilerin katılımı gibi konular ele alındı. Toplu pazarlığın ve sosyal diyaloğun değerinin daha fazla anlaşılmasını sağlamak, işçilerin becerini geliştirmek ve işçilerin ücretler noktasında emeklerinin karşılığını almaları için IndustriALL Avrupa olarak çalışmalarının süreceğinden bahsedildi. Gündem maddeleri üzerine yürütülen tartışmaların sonuncusu Avrupa dayanışması ve barışı için Sendika Gücünü İnşa Etmek üzerine oldu. Bu oturumda Avrupa’nın geleceğinde dayanışmanın ve sendika gücünün inşasının önemine vurgu yapıldı. Şirketlerin ve istihdamın sürdürülebilirliğini göz önünde bulundurmadan, kendi çıkarlarını ve kârını artırmak yolunda ilerleyip işçilerin işlerini kaybetmelerine neden olan girişimlere karşı mücadele edileceğinden ve işyerinde eşitlik ve eşit fırsatlar için çalışmaya ve her türlü ayrımcılıkla mücadele etmeye karşı kararlı olunacağının altı çizildi.  
ANKHABER / IndustriALL Avrupa Ara Dönem Konferansı, “Avrupa’da Endüstri İşçileri İçin Güçlü Bir Ses, Güçlü Bir Sendika” temasıyla 34 Avrupa ülkesinden 119 sendika ve 455 Delegenin katılımıyla Yunanistan’ın Selanik şehrinde 31 Mayıs-1 Haziran 2023 tarihlerinde gerçekleşti.

Toplantıya HAK-İŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve öz Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci ile Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay ve sendikanın Uluslararası İlişkiler Sekreteri Fulya Pınar Özcan katıldı.

 

YUNUS DEĞİRMENCİ

 

Toplantıda konuşan Öz Çelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, sendikalar arası iş birliklerinin sendikal hayata güç katacağını dile getirmişti.

Değirmenci ayrıca, “Cumhurbaşkanımızdan ve yeni Hükümetten, sendikalar ve çalışanlar olarak beklentimiz çok” diyerek, emek dünyasının yeni kabineden beklentilerini şöyle özetlemişti:

“Hayat pahalılığı başta olmak üzere enflasyonun düşürülmesini, istihdamın artırılması, sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması gibi çözülmesi gereken sorunlara bir an evvel müdahale edilmesini beklemekteyiz.”

 

RAFİ AY’IN KONUŞMASI

 

Gündem maddeleri üzerine konuşmacılar söz alırken, Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY, stratejik planın ilk bölümü olan “Avrupa’da Güçlü, Sürdürülebilir Endüstriyel İşler İçin Sendika Gücünün İnşası: Industriall Avrupa İçin Önceliklerin Belirlenmesi” gündemi üzerine önemli bir konuşma yaptı.

AY konuşmasında özetle şunları söyledi:

6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi kapsayan deprem felaketi ile ülke olarak tarif edilemez bir acıyla çok zor günlerden geçmekteyiz. Birlik ve dayanışmanın kıymetli olduğu bu dönemde uluslararası boyutta farklı ülkeler ve sendikacı dostlarımız tarafından acımızın paylaşılması çok anlamlı ve kıymetlidir.  Bu anlamda öncelikle özveriyle gerçekleştirilen bütün katkılar için minnettar olduğumuzu belirtmek isteriz.

Bizler Öz İplik İş Ailesi olarak bölgedeki örgütlü olduğumuz işyerleri ile depremin ilk gününden itibaren irtibat kurarak emekçiler ve ailelerine, sağlıklı ve güvenli bir yaşam alanı oluşturulması noktasında çabamızı sürdürmekteyiz.

Yıkımı yaşama dönüştürme noktasında yoğun çaba gösterdiğimiz bu günlerde küresel piyasalarda Ukrayna – Rusya arasındaki savaş ile enerji fiyatlarındaki artışla yaşanan kriz, elbette ki işgücü piyasalarının da temel etkileyicisi haline gelmiştir.

Yoğun enflasyonun yanı sıra enerji fiyatlarındaki artış, her şeyin fiyatında artış demektir.

İstihdam ve ihracat yoğun yapısıyla tekstil ve hazır giyim sektörü kur dengesizlikleri, enerji krizi ve girdi maliyetlerindeki artış sebebiyle ilk ve en belirgin etkilenen sektörlerden olmuştur.

Süreç itibariyle fabrikaların üretimi küçültmesine veya faaliyetlerini kapatmasına neden olan olumsuz koşullar emek yoğun bu sektörde işçilerin iş ve gelir kaybı yaşamasına neden olacaktır.

Yeşil Dönüşümün işgücü piyasası üzerinde yarattığı etkiler açısından baktığımızda ise; ülkemizde ve dünyada yaratılan ve dönüşen işler arasında benzerlikler bulunmaktadır.

Yenilenemeyen enerji kaynaklarının verimsiz ve aşırı kullanımı yüzünden iklim değişikliği ve küresel ısınma tehdidi büyümektedir. İklim krizi kuraklık, açlık, salgın hastalık, kitlesel göç gibi sosyo-ekonomik problemlere yol açmaktadır.

Yeşil iş kolları sektörde yeni işler ortaya çıkardığı gibi aynı zamanda hali hazırda bulunan pek çok iş profilini de yeniden şekillendirmektedir. Yeşil sektörlerin ortaya çıkan iş gücü talebini karşılayabilmesi için iyi eğitimli ve vasıflı iş gücü arz edilmesi gerekmektedir. Bu da iş gücünün iyi bir şekilde eğitilebilmesi, yeni iş kollarına adapte edilmesi, yaşam boyu öğrenme stratejisi ile çözülecek bir durumdur.

İşgücü piyasasının sürdürülebilirliği ve iklim değişikliğine uyumu öncelikle adil geçiş ile sağlanmalıdır.

Dijitalleşmeye geçişte bedeli kimin ödeyeceği ve bundan kimin fayda sağlayacağı kilit noktadır. İşçiler ve sendikaları, kendilerini ilgilendiren bu konuda karar verme sürecinin bir parçası haline getirilmelidir.

Aynı zamanda bu konu işçilerin uluslararası dayanışmasının ne kadar önemli olduğunu da göstermektedir. Yeşil geçiş sürecinde yaratılacak olan işlerin güvenceli olmasının denetlenmesi ve takibinin yapılması noktasında kayıtlı istihdamın ve örgütlü-güçlü yapının önemi de ortaya çıkmaktadır.

 

TOPLANTIDA ELE ALINAN KONULAR

 

Konferansın üç temel gündem maddesi arasında yer alan Avrupa'da güçlü, sürdürülebilir endüstriyel işler için Sendika Gücünün İnşası tartışmalar gerçekleştirildi.

Avrupa’nın geleceği için yatırım ve inovasyona yönelik politik stratejilere ihtiyaç duyulduğu ve endüstriyel bölgeleri yeniden uluslararası alanda ön plana çıkarmak için ittifaklara ihtiyaç duyduğundan bahsedildi.  Aynı zamanda Avrupa'nın yeniden sanayileşmesini teşvik etmek için yeni kaynak taahhüdü gerekliliğinin altı çizildi. Tartışmaların devamında IndustriALL Avrupa’nın güçlü ve sürdürülebilir bir program oluşturması için tedarik zincirlerinin her aşamasında emeğe, sendikaya ve insan haklarına saygı duyulan kolektif işçi örgütlenmesine ihtiyacın olduğu vurgulandı.

Önümüzdeki on yıl içerisinde sürdürülebilir ve düşük karbonlu endüstrilerin dönüşümüne ve geliştirilmesine yapılan yatırımlar için kritik öneme sahip bir dönem olduğu ve bu dönemde önemli bir gelişme olan yeşil ve dijital ikiz dönüşüm Avrupa'da ve dünyanın başka yerlerinde işçilerin dönüşümün merkezinde olmasının önemine değinildi.

Adil bir Geçişi sağlamanın ve gerekli araçların devreye girmesini teşvik etmenin önemine değinildi.

Konferansta tartışılan ikinci bir madde ise adil ücret ve çalışma koşulları için Sendika Gücü inşa etmeye yönelik oldu. Konferansın bu oturumunda özelikle sosyal diyalog, toplu pazarlık ve işçilerin katılımı gibi konular ele alındı.

Toplu pazarlığın ve sosyal diyaloğun değerinin daha fazla anlaşılmasını sağlamak, işçilerin becerini geliştirmek ve işçilerin ücretler noktasında emeklerinin karşılığını almaları için IndustriALL Avrupa olarak çalışmalarının süreceğinden bahsedildi.

Gündem maddeleri üzerine yürütülen tartışmaların sonuncusu Avrupa dayanışması ve barışı için Sendika Gücünü İnşa Etmek üzerine oldu. Bu oturumda Avrupa’nın geleceğinde dayanışmanın ve sendika gücünün inşasının önemine vurgu yapıldı.

Şirketlerin ve istihdamın sürdürülebilirliğini göz önünde bulundurmadan, kendi çıkarlarını ve kârını artırmak yolunda ilerleyip işçilerin işlerini kaybetmelerine neden olan girişimlere karşı mücadele edileceğinden ve işyerinde eşitlik ve eşit fırsatlar için çalışmaya ve her türlü ayrımcılıkla mücadele etmeye karşı kararlı olunacağının altı çizildi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.