Soner Aykaç
Köşe Yazarı
Soner Aykaç
 

İnsanın sapığı, sapağı ve Pavlov’un köpeği!

Türk siyasetini 1980’li yılların sonunda adliye koridorlarına taşıyan “Pavlov’un Köpekleri” yazısına gönderme yapacak değilim. Derdim ve diyeceklerim başka. Mevzu şu: İlahiyat okuyan Rus kimyager ve fizyolog İvan Pavlov, bilim insanı olmak yerine papazlığı seçseydi, insanlar ve hayvanlar için pek çok gelişme ya hiç yaşanmayacak ya da gecikecekti. Nereden nereye… Pavlov, köpeklerin sindirim sistemi üzerinde araştırmalar, deneyler yaparken iş başka bir yere ve yöne kayar. Yaklaşık 150 yıl önce köpeklerin tükürük bezleri ve sindirim sistemi arasındaki ilişkiyi incelerken, izahı uzun neticelere ulaşır. İzahı kolay ve fakat bir o kadar da gerekli bulgularıyla, özel olarak insan ile köpek genel olarak da insan - hayvan benzerliklerini keşfeder ve bunları dünya ile paylaşır. ‘Uyarıcı’ yakıştırma Buluş Pavlov’un ama ‘yakıştırmalar’ benim olsun! Rus bilim insanı, ‘uyarıcı’nın sindirim sistemini nasıl etkileyeceğini gözlemlemeyi köpeği üzerinde yapar.  Özetliyorum: Köpeğe yiyecek verirken ışık ile ayak ve zil seslerini kullanır. Önce sadece eti gördüğünde ağzından salya akıtmaya başlayan köpek, bir süre sonra diğer uyarıcılara maruz kaldığında da yiyeceği görmeden salya akıtmaya başlar. İster istemez insanın aklına şu geliyor: Bazı insanlar da bir sese, başparmak ile işaret parmağının sürtünmesine, sakal sıvazlanmasına, eline ya da cebine sıkıştırılan nesnelere ‘salya akıtma’ tepkisi vermiyor mu? Pavlov’un köpekler üzerinde test edip formüle bağladığı ‘şartlı refleks’, yüz yıllar sonra, insan davranışı olarak tezahür etmiş olmuyor mu? Fayda sorgulaması Cevap bekleyen soru: Yukarıdaki koşullarda ‘salya akıtma’ şeklinde ‘şartlı refleks’ tepkisi gösteren bazı insanlar mı yoksa köpekler mi daha faydalıdır dünyaya ve insanlığa? Siz cevabı düşünürken, şunu hatırlatayım: Pavlov’un isteği üzerine 1935’te St. Petersburg’daki Deneysel Tıp Enstitüsü yakınlarına deneklerin anısını yaşatmak için bir ‘köpek anıtı’ inşa edilir. Bu soruya ‘gereksiz’ ya da abartılı bulanlar varsa bir hatırlatma daha yapayım: Pavlov, köpekler üzerinde yaptığı araştırmalarla kazandığı Nobel Ödülünü alırken yaptığı konuşmada der ki: İnsanın en temel ve en güçlü içgüdüsü yiyecek bulmak… “Biz bunu biliyoruz” bilgiçliğindekiler, o dönemde bunu bilim dünyasının bile ilk kez duyduğunu biliyor mu acaba? Ve hatta şunu: Pavlov, köpeklerin salgı bezlerini incelerken vardığı sonuçlarla insan ve hayvan davranışları ile ilgili çok önemli genel yasalara ulaşmış… Almanlar, Ruslar, Sessizlik Kuleleri… “Ulusal Tipler”i de araştıran Pavlov, Almanlar’ın sinir sistemlerinin dengeli olduğunu ve bu yüzden bilime, sanayiye, edebiyata yatkın olduklarını ve bu alanlarda başarı sağladıklarını savunur. Rusların sinir sistemi ise dengesizdir… Pavlov’un dün köpekleri incelerken kurduğu “Sessizlik Kuleleri”, bugün incelenen insanlar için de mi kurulsa? Bu yolla, onun, “Şahsiyet Tipleri Teorisi”ne katkı sunulabilir belki! Geliştirdiği, “Sinir Sistemi Tipleri Teorisi” de araştırmalarda tatbik edilebilir! Bu topa girsek mi? Pavlov’un siyasi duruşuna, Bolşevik İhtilaline, başına gelenlere hiç girmeyelim ama bilinmeli ki: Ödül olarak verilen paralarına el konur, çocuklarından biri ölür diğeri sürülür. Çalışma ekibini ve köpeklerini kaybeder… Konuyu bir mektup ile Lenin’e intikal ettirir de vaziyeti kurtarır. İnsan kasabı Stalin de desteğini sürdürür. Sonra bir büyük felaket yaşanır. Leningrad’taki Neva Nehri taşar. Sel suları laboratuvarını sular altında kalır. Pavlov, sel sonrası köpeklerin ‘şartlı refleks’inin değiştiğini fark eder. Bu buluşu da insanlara uyarlayabilirsiniz! Ölürken kendisini… Pavlov, ölürken bile bilimin hizmetindedir! 1936 yılında yakalandığı zatürre yüzünden ölür. Ancak, ölüm sürecinde kendi beyin faaliyetlerini inceler ve bulguları paylaşmak için yanına bir sinir uzmanı çağırtır.
Ekleme Tarihi: 25 Kasım 2021 - Perşembe

İnsanın sapığı, sapağı ve Pavlov’un köpeği!

Türk siyasetini 1980’li yılların sonunda adliye koridorlarına taşıyan “Pavlov’un Köpekleri” yazısına gönderme yapacak değilim. Derdim ve diyeceklerim başka. Mevzu şu: İlahiyat okuyan Rus kimyager ve fizyolog İvan Pavlov, bilim insanı olmak yerine papazlığı seçseydi, insanlar ve hayvanlar için pek çok gelişme ya hiç yaşanmayacak ya da gecikecekti. Nereden nereye… Pavlov, köpeklerin sindirim sistemi üzerinde araştırmalar, deneyler yaparken iş başka bir yere ve yöne kayar. Yaklaşık 150 yıl önce köpeklerin tükürük bezleri ve sindirim sistemi arasındaki ilişkiyi incelerken, izahı uzun neticelere ulaşır. İzahı kolay ve fakat bir o kadar da gerekli bulgularıyla, özel olarak insan ile köpek genel olarak da insan - hayvan benzerliklerini keşfeder ve bunları dünya ile paylaşır. ‘Uyarıcı’ yakıştırma Buluş Pavlov’un ama ‘yakıştırmalar’ benim olsun! Rus bilim insanı, ‘uyarıcı’nın sindirim sistemini nasıl etkileyeceğini gözlemlemeyi köpeği üzerinde yapar.  Özetliyorum: Köpeğe yiyecek verirken ışık ile ayak ve zil seslerini kullanır. Önce sadece eti gördüğünde ağzından salya akıtmaya başlayan köpek, bir süre sonra diğer uyarıcılara maruz kaldığında da yiyeceği görmeden salya akıtmaya başlar. İster istemez insanın aklına şu geliyor: Bazı insanlar da bir sese, başparmak ile işaret parmağının sürtünmesine, sakal sıvazlanmasına, eline ya da cebine sıkıştırılan nesnelere ‘salya akıtma’ tepkisi vermiyor mu? Pavlov’un köpekler üzerinde test edip formüle bağladığı ‘şartlı refleks’, yüz yıllar sonra, insan davranışı olarak tezahür etmiş olmuyor mu? Fayda sorgulaması Cevap bekleyen soru: Yukarıdaki koşullarda ‘salya akıtma’ şeklinde ‘şartlı refleks’ tepkisi gösteren bazı insanlar mı yoksa köpekler mi daha faydalıdır dünyaya ve insanlığa? Siz cevabı düşünürken, şunu hatırlatayım: Pavlov’un isteği üzerine 1935’te St. Petersburg’daki Deneysel Tıp Enstitüsü yakınlarına deneklerin anısını yaşatmak için bir ‘köpek anıtı’ inşa edilir. Bu soruya ‘gereksiz’ ya da abartılı bulanlar varsa bir hatırlatma daha yapayım: Pavlov, köpekler üzerinde yaptığı araştırmalarla kazandığı Nobel Ödülünü alırken yaptığı konuşmada der ki: İnsanın en temel ve en güçlü içgüdüsü yiyecek bulmak… “Biz bunu biliyoruz” bilgiçliğindekiler, o dönemde bunu bilim dünyasının bile ilk kez duyduğunu biliyor mu acaba? Ve hatta şunu: Pavlov, köpeklerin salgı bezlerini incelerken vardığı sonuçlarla insan ve hayvan davranışları ile ilgili çok önemli genel yasalara ulaşmış… Almanlar, Ruslar, Sessizlik Kuleleri… “Ulusal Tipler”i de araştıran Pavlov, Almanlar’ın sinir sistemlerinin dengeli olduğunu ve bu yüzden bilime, sanayiye, edebiyata yatkın olduklarını ve bu alanlarda başarı sağladıklarını savunur. Rusların sinir sistemi ise dengesizdir… Pavlov’un dün köpekleri incelerken kurduğu “Sessizlik Kuleleri”, bugün incelenen insanlar için de mi kurulsa? Bu yolla, onun, “Şahsiyet Tipleri Teorisi”ne katkı sunulabilir belki! Geliştirdiği, “Sinir Sistemi Tipleri Teorisi” de araştırmalarda tatbik edilebilir! Bu topa girsek mi? Pavlov’un siyasi duruşuna, Bolşevik İhtilaline, başına gelenlere hiç girmeyelim ama bilinmeli ki: Ödül olarak verilen paralarına el konur, çocuklarından biri ölür diğeri sürülür. Çalışma ekibini ve köpeklerini kaybeder… Konuyu bir mektup ile Lenin’e intikal ettirir de vaziyeti kurtarır. İnsan kasabı Stalin de desteğini sürdürür. Sonra bir büyük felaket yaşanır. Leningrad’taki Neva Nehri taşar. Sel suları laboratuvarını sular altında kalır. Pavlov, sel sonrası köpeklerin ‘şartlı refleks’inin değiştiğini fark eder. Bu buluşu da insanlara uyarlayabilirsiniz! Ölürken kendisini… Pavlov, ölürken bile bilimin hizmetindedir! 1936 yılında yakalandığı zatürre yüzünden ölür. Ancak, ölüm sürecinde kendi beyin faaliyetlerini inceler ve bulguları paylaşmak için yanına bir sinir uzmanı çağırtır.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.