Ahmet Tek
Köşe Yazarı
Ahmet Tek
 

Aynı İş Yerinde 73 Yıl!

[simple-author-box] Hemen heyecanlanmayın. “Hangi iş yeri, kimdir bu kişi” diye meraklanmayın. Ankara’da değil, Türkiye’de bile değil. Türkiye’de devlet memurluğu veya devlette işçi statüsünde çalışanlar hariç, ilk işe başladığı yerden emekli olmaya hak kazananların sayısı bir elin parmağını geçmez. Bir iş yerinde uzun süreli çalışan işçi sayısı maalesef çok düşüktür. Bir süredir bir yabancı kanalda Türkçesi “Hurda Avcıları” olan “Salvage Hunters” adlı Birleşik Krallık dizisi yayınlanıyor. Dizide “Mimari Hurda Uzmanı” Drew Pritchard, antika alım satımı yapıyor. Drew, Avrupa kentlerini kasaba kasaba gezerek, müşterileri için özel antika eşyalar seçiyor. Antika Avcıları’nı izlerken, bir iş yerinin üçüncü kuşak sahibinin söylediklerini duyunca hayretler içerisinde kaldım. Drew, İngiltere’nin Roshford kentinde bir tuhafiye mağazasının deposunda “inci” ararken, bir ahşap kapı dikkatini çekti. “Bu bir ofis kapısı, bir dönemlerin kapısı” dedi. İş yerinin sahibi, kapı hakkında bilgi vermeden önce, o kapının ardında çalışan bir sekreteri anlatmayı tercih etti. O kapıyı 73 yıl açıp kapayan kişi, 14 yaşında sekreter olarak işe başlamış. Üç kuşakla çalışmış. “Artık yoruldum” diyerek üç yıl önce emekli olmuş. Şimdi 90 yaşındaymış. Nasıl şaşırmam; bir kasabada, aynı iş yerinde 73 yıl. Çoğu insanın ömründen uzun. İş yeri tuhafiye malzemeleri satmış. Bir sanayi tesisi bile değil. 1944’lerde işe girmiş olmalı. O günden bu yana İngiltere’de kaç kriz oldu, kaç kez ekonomik sıkıntı yaşandı? Üç kuşak değişmiş ama sekreter değişmemiş. Hiçbir patron ona “git” dememiş, “yaşlandın, bırak artık işi” diyen de olmamış. Sonra bir araştırma yaptım. Aynı şirkette en uzun çalışma rekoru kimdedir diye merak ettim. İngiltere’deki sekreterden daha uzun süre çalışan birine ulaştım. Brezilya’da 1922’de doğan Walter Ortmann, 17 Ocak 1938’de Industrios Renaux SA adlı bir firmada işe girmiş. Yaşıyor ve hala çalışıyormuş. Demek ki 82 yıl olmuş. Bunlar uç ve uçuk örnekler. Bizde bu kadar ömrü olan şirket sayısı bile üçü beşi geçmez. Hiçbir iş yeri işçisini bu kadar uzun süreli çalıştırmaz. Kovit salgını yüzünden yüzlerce iş yeri kapanıyor, binlerce işçi, işini kaybediyor. Bir yılda binlerce yuvaya ateş düştü. Geçim derdi, ekmek parası birçok sorunun önüne geçti. Faaliyetlerini sürdüren iş yerlerinin büyük bölümü de yeniden örgütlenme ve işçi sayısını gözden geçirme zorunda kaldı. İşten çıkarılma endişesi bir işçi için hafife alınacak bir olay değildir. Kaldı ki birçok iş yerinde işçinin kaderi patronun bile değil, işçiden sorumlu şefin iki dudağı arasındadır. Yeni araştırmalarda, Y kuşağının bir iş yerinde ortalama çalışma süresi beş yıl olarak tespit edilmiş. Z kuşağında bu sürenin 1-2 yılla sınırlı olacağı öngörülüyor. Zira çalışma alanları ve çalışma koşulları değişiyor. Değişim, iş yeri kavramını da yeniden belirleyecek hızda ilerliyor. Değişmeyen tek şey, işçi ve işverenin varlığının devamı olacaktır. Yeter ki, ister bir gün, ister 50 yıl çalışmış olsun, herkes emeğinin karşılığını alabilsin. İşsiz kalırım kaygısı, bir giyotin gibi işçinin kabusu olmasın.
Ekleme Tarihi: 23 Şubat 2021 - Salı

Aynı İş Yerinde 73 Yıl!

[simple-author-box]

Hemen heyecanlanmayın. “Hangi iş yeri, kimdir bu kişi” diye meraklanmayın. Ankara’da değil, Türkiye’de bile değil.

Türkiye’de devlet memurluğu veya devlette işçi statüsünde çalışanlar hariç, ilk işe başladığı yerden emekli olmaya hak kazananların sayısı bir elin parmağını geçmez. Bir iş yerinde uzun süreli çalışan işçi sayısı maalesef çok düşüktür.

Bir süredir bir yabancı kanalda Türkçesi “Hurda Avcıları” olan “Salvage Hunters” adlı Birleşik Krallık dizisi yayınlanıyor. Dizide “Mimari Hurda Uzmanı” Drew Pritchard, antika alım satımı yapıyor.

Drew, Avrupa kentlerini kasaba kasaba gezerek, müşterileri için özel antika eşyalar seçiyor. Antika Avcıları’nı izlerken, bir iş yerinin üçüncü kuşak sahibinin söylediklerini duyunca hayretler içerisinde kaldım.

Drew, İngiltere’nin Roshford kentinde bir tuhafiye mağazasının deposunda “inci” ararken, bir ahşap kapı dikkatini çekti. “Bu bir ofis kapısı, bir dönemlerin kapısı” dedi.

İş yerinin sahibi, kapı hakkında bilgi vermeden önce, o kapının ardında çalışan bir sekreteri anlatmayı tercih etti.

O kapıyı 73 yıl açıp kapayan kişi, 14 yaşında sekreter olarak işe başlamış. Üç kuşakla çalışmış. “Artık yoruldum” diyerek üç yıl önce emekli olmuş. Şimdi 90 yaşındaymış.

Nasıl şaşırmam; bir kasabada, aynı iş yerinde 73 yıl. Çoğu insanın ömründen uzun. İş yeri tuhafiye malzemeleri satmış. Bir sanayi tesisi bile değil. 1944’lerde işe girmiş olmalı. O günden bu yana İngiltere’de kaç kriz oldu, kaç kez ekonomik sıkıntı yaşandı? Üç kuşak değişmiş ama sekreter değişmemiş. Hiçbir patron ona “git” dememiş, “yaşlandın, bırak artık işi” diyen de olmamış.

Sonra bir araştırma yaptım. Aynı şirkette en uzun çalışma rekoru kimdedir diye merak ettim. İngiltere’deki sekreterden daha uzun süre çalışan birine ulaştım.

Brezilya’da 1922’de doğan Walter Ortmann, 17 Ocak 1938’de Industrios Renaux SA adlı bir firmada işe girmiş. Yaşıyor ve hala çalışıyormuş. Demek ki 82 yıl olmuş.

Bunlar uç ve uçuk örnekler. Bizde bu kadar ömrü olan şirket sayısı bile üçü beşi geçmez. Hiçbir iş yeri işçisini bu kadar uzun süreli çalıştırmaz.

Kovit salgını yüzünden yüzlerce iş yeri kapanıyor, binlerce işçi, işini kaybediyor. Bir yılda binlerce yuvaya ateş düştü. Geçim derdi, ekmek parası birçok sorunun önüne geçti.

Faaliyetlerini sürdüren iş yerlerinin büyük bölümü de yeniden örgütlenme ve işçi sayısını gözden geçirme zorunda kaldı.

İşten çıkarılma endişesi bir işçi için hafife alınacak bir olay değildir. Kaldı ki birçok iş yerinde işçinin kaderi patronun bile değil, işçiden sorumlu şefin iki dudağı arasındadır.

Yeni araştırmalarda, Y kuşağının bir iş yerinde ortalama çalışma süresi beş yıl olarak tespit edilmiş. Z kuşağında bu sürenin 1-2 yılla sınırlı olacağı öngörülüyor. Zira çalışma alanları ve çalışma koşulları değişiyor. Değişim, iş yeri kavramını da yeniden belirleyecek hızda ilerliyor. Değişmeyen tek şey, işçi ve işverenin varlığının devamı olacaktır.

Yeter ki, ister bir gün, ister 50 yıl çalışmış olsun, herkes emeğinin karşılığını alabilsin. İşsiz kalırım kaygısı, bir giyotin gibi işçinin kabusu olmasın.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.