Öğrencilere 'Başkent Kart' katkısı

Ekonomi 26.08.2022 - 14:03, Güncelleme: 26.08.2022 - 14:03
 

Öğrencilere 'Başkent Kart' katkısı

Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Esnaf Odası Başkanı Müslüm Küçükarzuman, "Ankara'da ihtiyaç sahibi öğrenciler, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından 'Başkent Kart'larına eğitim öğretim desteği için yüklenen nakdi yardımlar ile sadece Oda üyesi kırtasiyecilerden ihtiyaçları doğrultusunda kendi alışverişlerini yapabilecek." dedi.
Ankara'da ihtiyaç sahibi öğrenciler için Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Başkent Kart ile sağladığı anlamlı desteğin kendi üyeleri kırtasiyeciler aracılığı ile kullandırılacağı bilgisini veren Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Esnaf Odası Başkanı Müslüm Küçükarzuman, "Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi ile bir anlaşma yaptık. Büyükşehir Belediyesi, sosyal yardım kapsamında Başkent Kart ile 532 bin öğrenciye (120 bin ailede) eğitim öğretim yardımı yapıyor. Öğrenciye kitap ve kırtasiye yardımı için nakdi bir destek bu. Öğrenci gitsin eğitim öğretim ihtiyacı kırtasiyesini kendisi alsın diye. Öğrenciye Başkent Kart ile yapılan bu nakdi yardım sadece kırtasiyecilerimizde geçerli olacak. Oda olarak üyelerimize kodlar veriyoruz, kodlar pos makinesine tanımlatılacak. Sadece bizim pos makinelerinde geçecek. Bunun için odamız üyesi kırtasiyecilerimize 'Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin anlaşmalı Kırtasiye Satış Yeridir' diye afişlerimizi dağıtıyoruz. Kırtasiyeci esnafımıza da destek sağlayacak bu uygulamadan dolayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş'a çok teşekkür ediyorum." dedi. Konuşmasının devamında Küçükarzuman, kırtasiye sektörünü yakından ilgilendiren konular ve sorunlar hakkında da açıklamalarda bulundu. 'ZİNCİR MARKETLER ESNAFI İFLASIN EŞİĞİNE SÜRÜKLÜYOR' Zincir marketlerin birçok esnaf ve sanatkar meslek kolunda faaliyette bulunduğunu belirten Küçükarzuman, "Bizim en büyük problemimiz zincir marketlerde kitap ve kırtasiyenin satılması. Haksız rekabete yol açan zincir marketler, kırtasiye ve kitap sektörümüzün de dahil olduğu 22 meslek koluna zarar veriyor. Kırtasiyecilerimiz için okul sezonu başladı. Satışlarda önemli bir hareketlilik beklediğimiz bu günlerde zincir marketler için de okul sezonu başladı demek doğru olur. Bizim için en önemli dönemde şimdi herkes kırtasiye satıyor. Bakkalı, kasabı, eczanesi, süpermarketi ve en önemlisi de zincir marketler. Kırtasiyeciler dışında kırtasiye ürünü satmayan kalmadı neredeyse. Sektörümüz çok ciddi yara aldı. Artık esnafımız, zincir marketlerle baş edemiyor, rekabet edemiyor. Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası olarak biz dedik ki; alanı 1500 M2'den az olan marketlerde kırtasiye satılmasın. Büyük marketler satacaksa ise 12 M2 reyon ayırabiliyorsa yapsın dedik. Esnafımızın aldığı mal ile zincir marketlerin çektiği mal arasında dağlar kadar fark var. Bu zincir marketler binlerce şubesine, ürünü toptan ve direkt fabrikadan çok uygun fiyata aldıkları için esnafımız bu durumla baş edemiyor. Zincir marketlerin gıdadan temizlik ürünlerine, et ve süt ürünlerinden sebze ve meyveye,  kırtasiyeden elektronik, giyim ve oyuncak sektörüne kadar çok geniş yelpazede mal satışı yapması esnafı iş yapamaz hale getirdi. Müşteri, peynir, zeytin alırken çocuğunun ihtiyacı kırtasiye ihtiyacını da alıp tek kalemde kredi kartından çektirip çıkıyor marketten. Esnafı korumak için zincir marketlerin faaliyet alanlarının sınırlarını belirleyen yeni adımlara ihtiyaç var. Esnaf ve sanatkarı koruyacak perakende yasasının bir an evvel çıkmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı. 'KIRTASİYE ÜRÜNLERİ İTHAL EDİLİYOR' Türkiye'nin kırtasiyede ithalata bağımlı olduğunu söyleyen Küçükarzuman, "Kırtasiyecilik yapmak artık her geçen gün daha da zorlaşıyor. Ülke olarak bizim üretimimiz yok. Kağıttan tutun, silgiye kadar yüzde 100 dışarıya bağımlıyız. Kırtasiye ürünlerinde bir önceki yıla göre yıllık bazda fiyat artışı yüzde 120 oldu. Fiyat artışları durdurulamıyor." dedi. KIRTASİYE ÜRÜNLERİNDE 'CE' İŞARETİ Kırtasiye ürünleri alırken 'CE' işaretine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Küçükarzuman, "En sağlıklı malzemeyi kırtasiyeciden alabilirsiniz. CE, ürünün güvenli, kullanılabilir ve sağlıklı olduğunu gösteren, standartlara uygun olduğunu gösteren bir işaretleme; uluslararası bir belgedir. Tüketici, kırtasiye malzemesi alırken CE belgesine dikkat etmeli." hatırlatmasında bulundu. 'OKULLARDA TİCARET YAPILIYOR' Öğretmenlerin okullarda ek kaynak kitap istediklerini ifade eden Küçükarzuman; "8. sınıfa kadar okullarda verilen devlet kitapları ücretsiz olarak dağıtılıyor. Bu kitapların içeriğini destekleyici kaynak yardımcı kitaplar alma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Burada öğretmenler kendilerine görev ediniyor. Öğretmen tavsiye ediyor, talep ve paralar toplanıyor, toplu kitap alınıyor ve öğretmen öğrenciye kitabı satıyor. Bu durumda görevinin dışına çıkan öğetmenin gerektiğinden fazla para aldığı duyumlarını alıyoruz. Kırtasiyeciler olarak bu durumdan rahatsızız. Bu duruma 'okullarda ticaret yapılıyor' demek yanlış olmaz." değerlendirmesinde bulundu. 'YÜZDE 18 KDV ÇOK YÜKSEK' Kırtasiyede KDV'nin düşürülmesi gerektiğini belirten Küçükarzuman, "Bir alt yapısı oluşturularak KDV ya düşürülmeli ya da tamamen sıfırlanmalı. Yüzde 18 olan kırtasiye ürünlerinde KDV oranının yüzde 8'e, yüzde 8 olan kırtasiye malzemelerinde ise KDV oranının yüzde 1'e düşürülmesini istiyoruz. Eğitim ve öğretimde dar gelirli kişilerin kırtasiye ürünlerine daha kolay ulaşımı ve kırtasiye sektörünün önünün açılması ve geleceği adına KDV oranları ya düşürülmeli, ya da sıfırlanmalı." ifadelerini kullandı.   
Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Esnaf Odası Başkanı Müslüm Küçükarzuman, "Ankara'da ihtiyaç sahibi öğrenciler, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından 'Başkent Kart'larına eğitim öğretim desteği için yüklenen nakdi yardımlar ile sadece Oda üyesi kırtasiyecilerden ihtiyaçları doğrultusunda kendi alışverişlerini yapabilecek." dedi.

Ankara'da ihtiyaç sahibi öğrenciler için Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Başkent Kart ile sağladığı anlamlı desteğin kendi üyeleri kırtasiyeciler aracılığı ile kullandırılacağı bilgisini veren Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Esnaf Odası Başkanı Müslüm Küçükarzuman, "Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi ile bir anlaşma yaptık. Büyükşehir Belediyesi, sosyal yardım kapsamında Başkent Kart ile 532 bin öğrenciye (120 bin ailede) eğitim öğretim yardımı yapıyor. Öğrenciye kitap ve kırtasiye yardımı için nakdi bir destek bu. Öğrenci gitsin eğitim öğretim ihtiyacı kırtasiyesini kendisi alsın diye. Öğrenciye Başkent Kart ile yapılan bu nakdi yardım sadece kırtasiyecilerimizde geçerli olacak. Oda olarak üyelerimize kodlar veriyoruz, kodlar pos makinesine tanımlatılacak. Sadece bizim pos makinelerinde geçecek. Bunun için odamız üyesi kırtasiyecilerimize 'Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin anlaşmalı Kırtasiye Satış Yeridir' diye afişlerimizi dağıtıyoruz. Kırtasiyeci esnafımıza da destek sağlayacak bu uygulamadan dolayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş'a çok teşekkür ediyorum." dedi.

Konuşmasının devamında Küçükarzuman, kırtasiye sektörünü yakından ilgilendiren konular ve sorunlar hakkında da açıklamalarda bulundu.

'ZİNCİR MARKETLER ESNAFI İFLASIN EŞİĞİNE SÜRÜKLÜYOR'

Zincir marketlerin birçok esnaf ve sanatkar meslek kolunda faaliyette bulunduğunu belirten Küçükarzuman, "Bizim en büyük problemimiz zincir marketlerde kitap ve kırtasiyenin satılması. Haksız rekabete yol açan zincir marketler, kırtasiye ve kitap sektörümüzün de dahil olduğu 22 meslek koluna zarar veriyor. Kırtasiyecilerimiz için okul sezonu başladı. Satışlarda önemli bir hareketlilik beklediğimiz bu günlerde zincir marketler için de okul sezonu başladı demek doğru olur. Bizim için en önemli dönemde şimdi herkes kırtasiye satıyor. Bakkalı, kasabı, eczanesi, süpermarketi ve en önemlisi de zincir marketler. Kırtasiyeciler dışında kırtasiye ürünü satmayan kalmadı neredeyse. Sektörümüz çok ciddi yara aldı. Artık esnafımız, zincir marketlerle baş edemiyor, rekabet edemiyor. Ankara Kitap ve Kırtasiyeciler Odası olarak biz dedik ki; alanı 1500 M2'den az olan marketlerde kırtasiye satılmasın. Büyük marketler satacaksa ise 12 M2 reyon ayırabiliyorsa yapsın dedik. Esnafımızın aldığı mal ile zincir marketlerin çektiği mal arasında dağlar kadar fark var. Bu zincir marketler binlerce şubesine, ürünü toptan ve direkt fabrikadan çok uygun fiyata aldıkları için esnafımız bu durumla baş edemiyor. Zincir marketlerin gıdadan temizlik ürünlerine, et ve süt ürünlerinden sebze ve meyveye,  kırtasiyeden elektronik, giyim ve oyuncak sektörüne kadar çok geniş yelpazede mal satışı yapması esnafı iş yapamaz hale getirdi. Müşteri, peynir, zeytin alırken çocuğunun ihtiyacı kırtasiye ihtiyacını da alıp tek kalemde kredi kartından çektirip çıkıyor marketten. Esnafı korumak için zincir marketlerin faaliyet alanlarının sınırlarını belirleyen yeni adımlara ihtiyaç var. Esnaf ve sanatkarı koruyacak perakende yasasının bir an evvel çıkmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.

'KIRTASİYE ÜRÜNLERİ İTHAL EDİLİYOR'

Türkiye'nin kırtasiyede ithalata bağımlı olduğunu söyleyen Küçükarzuman, "Kırtasiyecilik yapmak artık her geçen gün daha da zorlaşıyor. Ülke olarak bizim üretimimiz yok. Kağıttan tutun, silgiye kadar yüzde 100 dışarıya bağımlıyız. Kırtasiye ürünlerinde bir önceki yıla göre yıllık bazda fiyat artışı yüzde 120 oldu. Fiyat artışları durdurulamıyor." dedi.

KIRTASİYE ÜRÜNLERİNDE 'CE' İŞARETİ

Kırtasiye ürünleri alırken 'CE' işaretine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Küçükarzuman, "En sağlıklı malzemeyi kırtasiyeciden alabilirsiniz. CE, ürünün güvenli, kullanılabilir ve sağlıklı olduğunu gösteren, standartlara uygun olduğunu gösteren bir işaretleme; uluslararası bir belgedir. Tüketici, kırtasiye malzemesi alırken CE belgesine dikkat etmeli." hatırlatmasında bulundu.

'OKULLARDA TİCARET YAPILIYOR'

Öğretmenlerin okullarda ek kaynak kitap istediklerini ifade eden Küçükarzuman; "8. sınıfa kadar okullarda verilen devlet kitapları ücretsiz olarak dağıtılıyor. Bu kitapların içeriğini destekleyici kaynak yardımcı kitaplar alma ihtiyacı ortaya çıkıyor. Burada öğretmenler kendilerine görev ediniyor. Öğretmen tavsiye ediyor, talep ve paralar toplanıyor, toplu kitap alınıyor ve öğretmen öğrenciye kitabı satıyor. Bu durumda görevinin dışına çıkan öğetmenin gerektiğinden fazla para aldığı duyumlarını alıyoruz. Kırtasiyeciler olarak bu durumdan rahatsızız. Bu duruma 'okullarda ticaret yapılıyor' demek yanlış olmaz." değerlendirmesinde bulundu.

'YÜZDE 18 KDV ÇOK YÜKSEK'

Kırtasiyede KDV'nin düşürülmesi gerektiğini belirten Küçükarzuman, "Bir alt yapısı oluşturularak KDV ya düşürülmeli ya da tamamen sıfırlanmalı. Yüzde 18 olan kırtasiye ürünlerinde KDV oranının yüzde 8'e, yüzde 8 olan kırtasiye malzemelerinde ise KDV oranının yüzde 1'e düşürülmesini istiyoruz. Eğitim ve öğretimde dar gelirli kişilerin kırtasiye ürünlerine daha kolay ulaşımı ve kırtasiye sektörünün önünün açılması ve geleceği adına KDV oranları ya düşürülmeli, ya da sıfırlanmalı." ifadelerini kullandı. 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.