HAK-İŞ ve Öz İplik-İş’te 8 Mart etkinlikleri

Güncel (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 08.03.2021 - 11:13, Güncelleme: 08.03.2021 - 11:13
 

HAK-İŞ ve Öz İplik-İş’te 8 Mart etkinlikleri

ANKHABER HAK-İŞ 10. Uluslararası Kadın Emeği Buluşması “HAK-İŞ’li Emekçi Kadınların Sendikal Hareketteki Yeri” temasıyla, 8 Mart 2021 tarihinde, HAK-İŞ Genel Merkezi’nde sosyal mesafe kurallarına uygun olarak gerçekleştirildi. Buluşmada konuşan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “HAK-İŞ olarak sendikalı kadın noktasında önemli bir aşamayı gerçekleştirdik. Yüzde 28’lere varan kadın üye sayımızla önemli bir sorumluluğu üstlendik. Aynı zamanda sendikacı kadın olma konusunda da çok sayıda kadın sendikacı arkadaşımız sendikal mücadeleye katıldılar. Ancak biz daha ilerisini istiyoruz. Artık sendikacı kadın liderlerin sayısının arttırılmasını ve daha da güçlendirilmesini istiyoruz. Bu konuda gereken sorumluluklarımızı yerine getirerek kadınlarımızı olması gereken noktaya birlikte taşımamız gerekiyor” dedi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Yapılan bu güzel çalışmaların kadınlarımız ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. HAK-İŞ Konfederasyonumuzu ve sendikalarımızı bu konudaki ilgi ve hassasiyetlerinden dolayı tebrik ediyorum” dedi. HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün bütün kadınların, özellikle de emekçi kadınların seslerini yükseltecekleri, emeğin onuru ile duruş gösterecekleri bir gün olduğunu söyledi. Diyarbakır Annelerini temsilen konuşan Ayşegül Biçer, evlatlarını bölücü terör örgütünün elinden kurtarmak için gösterdikleri direnişi anlattı. Toplantıya, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Genel Başkan Yardımcıları Dr. Osman Yıldız ve Av. Hüseyin Öz, Genel Sekreter Eda Güner, Genel Sekreter Yardımcısı Erdoğan Serdengeçti, HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Nergis Dama, Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Meryem Ayşegül Kozak Çakır, Konfederasyona bağlı Sendikaların Genel Başkanları, HAK-İŞ'e bağlı sendikaların kadın komite başkan ve üyeleri ile HAK-İŞ’li sendikacı kadın liderler katıldı. Öz İplik İş’ten 2 açıklama Kadın emekçilerin en yoğun çalıştığı tekstil iş kolunun güçlü sendikası Öz İplik İş Sendikası Kadın Komitesi başkanı ve Hak-İş Konfederasyonu Kadın komitesi başkan yardımcısı Fulya Pınar Özcan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Türkiye'nin farklı yerlerindeki şiddet ve cinayet vakaları  kanımızı donduruyor” dedi. Pınar Özcan açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Kadına yönelik şiddetle mücadele, devletin en üst düzey yetkililerinden bağımsız kişilere kadar herkesin sorumluluğudur. Bu bilinçle ve işyerinde şiddetle mücadelede en iyi yaklaşımın şiddetin önlenmesi olduğu düşüncesiyle hareket eden sendikamız işyerinde kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesi projesini hayata geçirmiştir. Projemizin uygulanmaya başlamasının akabinde Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından(ILO), Haziran ayında gerçekleştirilen Uluslararası Çalışma Konferansında, çalışma yaşamında şiddet ve tacizle mücadeleye yönelik 190 sayılı Sözleşme ve 206 sayılı Tavsiye Kararı kabul edilmiştir. Sözleşme, şiddet ve tacizin son bulduğu bir çalışma yaşamının, herkesin hakkı olduğunu vurgulamaktadır. ILO Sözleşmesinin ülkemiz tarafından acil olarak kabul edilmesi için ortak anlayış ve işbirliğinin geliştirilmelidir.” Öz İplik İş’ten Şiddet ve Tacize İlişkin Araştırma Öz İplik İş Sendikası tekstil fabrikalarında bir araştırma yaparak, işyerinde şiddet ve tacizin gerçek boyutlarını kitap haline getirdi. Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY, “İşyerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi” Projesi kapsamında oluşturduğumuz ve örneği olmayan bir yayını çalışma hayatına kazandırdığımız için mutluyuz” dedi. Öz İplik İş Sendikası tarafından gerçekleştirilen Norveç Büyükelçiliği tarafından finanse edilen “İşyerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi” Projesi kapsamında yapılan araştırmada, işyeri şiddeti kavramı tüm boyutlarıyla ortaya konuldu, işyerlerinde karşılaşılan olumsuz davranışlar adlandırıldı ve çalışanların nasıl korunabileceği kapsamlıca ele alındı. Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, konuyla ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Şiddet ve taciz sadece işyerinde değil evde, sokakta her yerde karşılaşılabilen ve psikolojik, fiziksel, cinsel ve ekonomik olarak farklı şekillerde yaşanan bir olgu. Çalışma yaşamında şiddet ve tacizin yol açtığı insani, toplumsal ve ekonomik zarar çok büyüktür. Şiddet ve taciz, insana yakışır işe yönelik en büyük tehditlerden biridir. Bugün pek çok kadın psikolojik, ekonomik, fiziksel ve cinsel şiddet sebebiyle çalışma yaşamından uzaklaşabiliyor. Bu sebeple, çalışma yaşamında kadına yönelik şiddet bağlamında özel önlemler geliştirerek kadınları zaten uzak kaldıkları istihdama katmak ve orada tutmak için özel politikalar gerekiyor. Bütün kadınlar ve erkekler; şiddetten ve tacizden arınmış bir ortamda yaşama ve çalışma hakkına sahiptir. Bu hak genel olarak kabul edilse de, şiddet ve taciz, çalışma hayatında yaygın bir şekilde görülmeye devam etmektedir. Şiddet ve taciz; tüm işleri, sektörleri ve meslekleri etkileyebilmektedir. Çalışanlar, çalışanların aileleri ve topluluklar açısından ciddi sonuçlar doğurmanın yanı sıra, işletmelerin itibarını ve verimliliğini de olumsuz yönde etkilemektedir. Kültürden kaynaklı eşit olmayan cinsiyet rolleri ve bağlı bulundukları ilişkiler, cinsiyetlere dayalı basmakalıp yargılar işyerinde, toplumda ve ailede cinsiyet eşitsizliğini sürdürmektedir. Ülkemizde İşyerinde cinsel taciz ve şiddet hakkında farkındalığı artırmak bu türdeki vakaların gizli tutulması sebebiyle zorluğunu korumaktadır. Hükümet, sendikalar, işçiler, iş sağlığı ve güvenliği uzmanları, ruh sağlığı ve kamu sağlığı toplulukları ve güvenlik uzmanları işyeri şiddetini önleme doğrultusunda stratejiler geliştirme, sağlama ve uygulama bakımından önemli rollere sahiptirler.” Sendikamız yaşanan en büyük sorunlardan birisi olan işyeri şiddeti ve tacizin önlenmesi adına bir dizi girişimde bulunarak somut adımlar atmış, taahhütte bulunmuş, projeler üretmiştir. Sendikalar Kadına Şiddete Hayır diyor! Öncelikle sendikamız 50 milyondan fazla işçiyi temsil eden bağlı bulunduğumuz üst kuruluşumuz IndustriALL Küresel Sendika’nın Dünyanın birçok ülkesinde iş yerlerinde kadına yönelik şiddetin ve tacizin sonlandırılmasına yönelik 7 Kasım 2017 tarihinde Sendikalar Kadına Şiddete Hayır diyor! Kadına Yönelik Şiddet ve Tacize Hem işyerimizde hem de sendikamızda Hayır! Başlığı altındaki başlattığı kampanyaya destek vererek, 2018 yılı Ocak ayında taahhütname imzalamıştır. Toplu İş Sözleşmelerinde Kadına Yönelik Şiddet Maddesi Sendikamızın aynı zamanda imzaladığı toplu iş sözleşmelerinde mahkeme kararıyla kadına şiddet uyguladığı belirlenen üyelerin sendika ve işyeri kurullarında görev alamayacağına yönelik bir ibare bulunmaktadır. Örgütlü İşyerlerinde Sıfır Şiddet Prensibi Sendikamız tarafından toplu iş sözleşmesi imzaladığımız işyerlerinde sıfır şiddet prensibi uygulanarak şiddet ve tacizin sona ermesi için eğitimler verilmektedir. 10 Haziran 2019 tarihinde toplanan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) “Çalışma Yaşamında Şiddet ve Tacizin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin 190 sayılı Sözleşme” kabul edilmiştir. Sendikamız sözleşmenin Türkiye tarafından kabul edilmesi için bir sosyal diyalog platformu oluşturmuş ve konunun taraflarıyla görüşmeler yapmış ve işyerinde şiddeti ve cinsel tacizi önlemek için politikalar geliştirmeye karar vermiştir. Bu kapsamda sendikamız tarafından gerçekleştirilen “İşyerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi” Projesi de söz konusu politikalara katkı sağlamaktadır.

ANKHABER

HAK-İŞ 10. Uluslararası Kadın Emeği Buluşması “HAK-İŞ’li Emekçi Kadınların Sendikal Hareketteki Yeri” temasıyla, 8 Mart 2021 tarihinde, HAK-İŞ Genel Merkezi’nde sosyal mesafe kurallarına uygun olarak gerçekleştirildi.

Buluşmada konuşan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “HAK-İŞ olarak sendikalı kadın noktasında önemli bir aşamayı gerçekleştirdik. Yüzde 28’lere varan kadın üye sayımızla önemli bir sorumluluğu üstlendik. Aynı zamanda sendikacı kadın olma konusunda da çok sayıda kadın sendikacı arkadaşımız sendikal mücadeleye katıldılar. Ancak biz daha ilerisini istiyoruz. Artık sendikacı kadın liderlerin sayısının arttırılmasını ve daha da güçlendirilmesini istiyoruz. Bu konuda gereken sorumluluklarımızı yerine getirerek kadınlarımızı olması gereken noktaya birlikte taşımamız gerekiyor” dedi.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Yapılan bu güzel çalışmaların kadınlarımız ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. HAK-İŞ Konfederasyonumuzu ve sendikalarımızı bu konudaki ilgi ve hassasiyetlerinden dolayı tebrik ediyorum” dedi.

HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün bütün kadınların, özellikle de emekçi kadınların seslerini yükseltecekleri, emeğin onuru ile duruş gösterecekleri bir gün olduğunu söyledi.

Diyarbakır Annelerini temsilen konuşan Ayşegül Biçer, evlatlarını bölücü terör örgütünün elinden kurtarmak için gösterdikleri direnişi anlattı.

Toplantıya, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Genel Başkan Yardımcıları Dr. Osman Yıldız ve Av. Hüseyin Öz, Genel Sekreter Eda Güner, Genel Sekreter Yardımcısı Erdoğan Serdengeçti, HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Nergis Dama, Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Meryem Ayşegül Kozak Çakır, Konfederasyona bağlı Sendikaların Genel Başkanları, HAK-İŞ'e bağlı sendikaların kadın komite başkan ve üyeleri ile HAK-İŞ’li sendikacı kadın liderler katıldı.

Öz İplik İş’ten 2 açıklama

Kadın emekçilerin en yoğun çalıştığı tekstil iş kolunun güçlü sendikası Öz İplik İş Sendikası Kadın Komitesi başkanı ve Hak-İş Konfederasyonu Kadın komitesi başkan yardımcısı Fulya Pınar Özcan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Türkiye'nin farklı yerlerindeki şiddet ve cinayet vakaları  kanımızı donduruyor” dedi. Pınar Özcan açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Kadına yönelik şiddetle mücadele, devletin en üst düzey yetkililerinden bağımsız kişilere kadar herkesin sorumluluğudur. Bu bilinçle ve işyerinde şiddetle mücadelede en iyi yaklaşımın şiddetin önlenmesi olduğu düşüncesiyle hareket eden sendikamız işyerinde kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesi projesini hayata geçirmiştir. Projemizin uygulanmaya başlamasının akabinde Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından(ILO), Haziran ayında gerçekleştirilen Uluslararası Çalışma Konferansında, çalışma yaşamında şiddet ve tacizle mücadeleye yönelik 190 sayılı Sözleşme ve 206 sayılı Tavsiye Kararı kabul edilmiştir. Sözleşme, şiddet ve tacizin son bulduğu bir çalışma yaşamının, herkesin hakkı olduğunu vurgulamaktadır. ILO Sözleşmesinin ülkemiz tarafından acil olarak kabul edilmesi için ortak anlayış ve işbirliğinin geliştirilmelidir.”

Öz İplik İş’ten Şiddet ve Tacize İlişkin Araştırma

Öz İplik İş Sendikası tekstil fabrikalarında bir araştırma yaparak, işyerinde şiddet ve tacizin gerçek boyutlarını kitap haline getirdi. Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY, “İşyerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi” Projesi kapsamında oluşturduğumuz ve örneği olmayan bir yayını çalışma hayatına kazandırdığımız için mutluyuz” dedi.

Öz İplik İş Sendikası tarafından gerçekleştirilen Norveç Büyükelçiliği tarafından finanse edilen “İşyerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi” Projesi kapsamında yapılan araştırmada, işyeri şiddeti kavramı tüm boyutlarıyla ortaya konuldu, işyerlerinde karşılaşılan olumsuz davranışlar adlandırıldı ve çalışanların nasıl korunabileceği kapsamlıca ele alındı.

Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, konuyla ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Şiddet ve taciz sadece işyerinde değil evde, sokakta her yerde karşılaşılabilen ve psikolojik, fiziksel, cinsel ve ekonomik olarak farklı şekillerde yaşanan bir olgu. Çalışma yaşamında şiddet ve tacizin yol açtığı insani, toplumsal ve ekonomik zarar çok büyüktür. Şiddet ve taciz, insana yakışır işe yönelik en büyük tehditlerden biridir.

Bugün pek çok kadın psikolojik, ekonomik, fiziksel ve cinsel şiddet sebebiyle çalışma yaşamından uzaklaşabiliyor. Bu sebeple, çalışma yaşamında kadına yönelik şiddet bağlamında özel önlemler geliştirerek kadınları zaten uzak kaldıkları istihdama katmak ve orada tutmak için özel politikalar gerekiyor.

Bütün kadınlar ve erkekler; şiddetten ve tacizden arınmış bir ortamda yaşama ve çalışma hakkına sahiptir. Bu hak genel olarak kabul edilse de, şiddet ve taciz, çalışma hayatında yaygın bir şekilde görülmeye devam etmektedir.

Şiddet ve taciz; tüm işleri, sektörleri ve meslekleri etkileyebilmektedir. Çalışanlar, çalışanların aileleri ve topluluklar açısından ciddi sonuçlar doğurmanın yanı sıra, işletmelerin itibarını ve verimliliğini de olumsuz yönde etkilemektedir.

Kültürden kaynaklı eşit olmayan cinsiyet rolleri ve bağlı bulundukları ilişkiler, cinsiyetlere dayalı basmakalıp yargılar işyerinde, toplumda ve ailede cinsiyet eşitsizliğini sürdürmektedir.

Ülkemizde İşyerinde cinsel taciz ve şiddet hakkında farkındalığı artırmak bu türdeki vakaların gizli tutulması sebebiyle zorluğunu korumaktadır.

Hükümet, sendikalar, işçiler, iş sağlığı ve güvenliği uzmanları, ruh sağlığı ve kamu sağlığı toplulukları ve güvenlik uzmanları işyeri şiddetini önleme doğrultusunda stratejiler geliştirme, sağlama ve uygulama bakımından önemli rollere sahiptirler.”

Sendikamız yaşanan en büyük sorunlardan birisi olan işyeri şiddeti ve tacizin önlenmesi adına bir dizi girişimde bulunarak somut adımlar atmış, taahhütte bulunmuş, projeler üretmiştir.

Sendikalar Kadına Şiddete Hayır diyor!

Öncelikle sendikamız 50 milyondan fazla işçiyi temsil eden bağlı bulunduğumuz üst kuruluşumuz IndustriALL Küresel Sendika’nın Dünyanın birçok ülkesinde iş yerlerinde kadına yönelik şiddetin ve tacizin sonlandırılmasına yönelik 7 Kasım 2017 tarihinde Sendikalar Kadına Şiddete Hayır diyor! Kadına Yönelik Şiddet ve Tacize Hem işyerimizde hem de sendikamızda Hayır! Başlığı altındaki başlattığı kampanyaya destek vererek, 2018 yılı Ocak ayında taahhütname imzalamıştır.

Toplu İş Sözleşmelerinde Kadına Yönelik Şiddet Maddesi

Sendikamızın aynı zamanda imzaladığı toplu iş sözleşmelerinde mahkeme kararıyla kadına şiddet uyguladığı belirlenen üyelerin sendika ve işyeri kurullarında görev alamayacağına yönelik bir ibare bulunmaktadır.

Örgütlü İşyerlerinde Sıfır Şiddet Prensibi

Sendikamız tarafından toplu iş sözleşmesi imzaladığımız işyerlerinde sıfır şiddet prensibi uygulanarak şiddet ve tacizin sona ermesi için eğitimler verilmektedir.

10 Haziran 2019 tarihinde toplanan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) “Çalışma Yaşamında Şiddet ve Tacizin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin 190 sayılı Sözleşme” kabul edilmiştir. Sendikamız sözleşmenin Türkiye tarafından kabul edilmesi için bir sosyal diyalog platformu oluşturmuş ve konunun taraflarıyla görüşmeler yapmış ve işyerinde şiddeti ve cinsel tacizi önlemek için politikalar geliştirmeye karar vermiştir. Bu kapsamda sendikamız tarafından gerçekleştirilen “İşyerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi” Projesi de söz konusu politikalara katkı sağlamaktadır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.