Gürsel Baran: Konkordato yeniden düzenlenmeli

Ekonomi (BASIN BÜLTENİ) - BASIN BÜLTENİ | 29.01.2024 - 11:19, Güncelleme: 29.01.2024 - 11:19
 

Gürsel Baran: Konkordato yeniden düzenlenmeli

ATO Başkanı Gürsel Baran, "Konkordato müessesesi borçlu kadar alacaklıyı da gözetecek şekilde yeniden düzenlenmeli" yorumunda bulundu...
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, konkordato uygulamalarının bir şirketi iflastan korurken diğer işletmelerin iflas riskini artırabileceğine dikkat çekerek, "Konkordato müessesesi borçlu kadar alacaklıyı da gözetecek şekilde yeniden düzenlenmeli" dedi. Baran, ticari hayatın birbirine bağlı olduğunu belirterek, konkordato uygulamasının ticari sistemin işleyişini bozmasını önlemek için alacaklıların borçlarını ödeyecek bir fon önerdi. Baran, ABD ve Avrupa ülkelerindeki konkordato uygulamalarında, iflasa sürüklenen şirket yönetimine çeşitli yaptırımlar uygulandığını vurguladı. Gürsel Baran, konkordato müessesesinin kötüye kullanılmasını önlemek ve alacaklı işletmelerin mağdur olmaması için bir fon oluşturulması gerektiğini savundu. Baran, 15 Mart 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7101 Sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile konkordato müessesesinin işlevselliğinin artırıldığını ancak aynı zamanda iflas erteleme müessesesinin de kaldırıldığını hatırlattı. Baran, beş yılı aşan uygulama süresi içinde konkordato müessesesinin alacaklılar için endişe verici bir durum haline geldiğini ifade etti. ALACAKLAR YASAL GÜVENCE ALTINA ALINMALI Son dönemde basında çıkan haberlere göre, konkordato başvurularının arttığını belirten Baran, borçluların iflas durumundaki şirketleri koruma amacı taşıyan konkordato sistemini kötüye kullanabildiklerini söyledi. Baran, bu durumun alacaklı işletmeleri olumsuz etkilediğini ve ticari sistemin zarar görmesine neden olduğunu dile getirdi. Konkordato ilan eden bir şirketin borçlarını ödemek yerine koruma kalkanı aradığı izlenimini verdiğini belirten Baran, alacaklıların koruma altına alınabilmesi ve konkordato müessesesinin işlevsel hale gelebilmesi için alacakların yasal güvence altına alınması gerektiğini ifade etti. Gürsel Baran, konkordato uygulamasının ticari sistemin işleyişini bozmasını engellemek amacıyla bir fon oluşturulması önerisinde bulundu. Bu fonun, vergi gelirlerinden belirli bir yüzde ile ayrılması ve alacakların bu fon aracılığıyla tahsil edilmesi şeklinde düzenlenmesi gerektiğini ifade eden Baran, böylece konkordato ilan eden bir şirketin bozulan mali durumunun diğer şirketleri de etkilemeden sorunun çözülebileceğini söyledi. Baran, konkordato uygulamasının yanı sıra çeklerin ceza konusunda yapılan değişikliklerin etkisiyle güven kaybı yaşandığını belirterek, ticari ahlakın toplumların gelişimi ve zenginleşimi için önemli olduğunu vurguladı. ATO Başkanı, ticarette verilen sözlerin tutulması gerektiğini ve ticari hayatın bir zincir gibi birbirine bağlı olduğunu dile getirdi. Türkiye'de şirket sahiplerinin genellikle zengin ancak şirketlerin yeterli sermayeye sahip olmadığına dikkat çeken Baran, şirket sahiplerinin özel ekonomik hayatlarından fedakarlık yapmadan konkordato ilan ederek borçlarından kaçmaya çalıştığını ifade etti. Bu durumun güven unsurunu erozyona uğrattığını ve ticari ahlakın önemini vurgulayan Baran, ülkedeki yatırım ortamını olumsuz etkilediğini belirtti.
ATO Başkanı Gürsel Baran, "Konkordato müessesesi borçlu kadar alacaklıyı da gözetecek şekilde yeniden düzenlenmeli" yorumunda bulundu...

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, konkordato uygulamalarının bir şirketi iflastan korurken diğer işletmelerin iflas riskini artırabileceğine dikkat çekerek, "Konkordato müessesesi borçlu kadar alacaklıyı da gözetecek şekilde yeniden düzenlenmeli" dedi. Baran, ticari hayatın birbirine bağlı olduğunu belirterek, konkordato uygulamasının ticari sistemin işleyişini bozmasını önlemek için alacaklıların borçlarını ödeyecek bir fon önerdi.

Baran, ABD ve Avrupa ülkelerindeki konkordato uygulamalarında, iflasa sürüklenen şirket yönetimine çeşitli yaptırımlar uygulandığını vurguladı. Gürsel Baran, konkordato müessesesinin kötüye kullanılmasını önlemek ve alacaklı işletmelerin mağdur olmaması için bir fon oluşturulması gerektiğini savundu.

Baran, 15 Mart 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7101 Sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile konkordato müessesesinin işlevselliğinin artırıldığını ancak aynı zamanda iflas erteleme müessesesinin de kaldırıldığını hatırlattı. Baran, beş yılı aşan uygulama süresi içinde konkordato müessesesinin alacaklılar için endişe verici bir durum haline geldiğini ifade etti.

ALACAKLAR YASAL GÜVENCE ALTINA ALINMALI

Son dönemde basında çıkan haberlere göre, konkordato başvurularının arttığını belirten Baran, borçluların iflas durumundaki şirketleri koruma amacı taşıyan konkordato sistemini kötüye kullanabildiklerini söyledi. Baran, bu durumun alacaklı işletmeleri olumsuz etkilediğini ve ticari sistemin zarar görmesine neden olduğunu dile getirdi. Konkordato ilan eden bir şirketin borçlarını ödemek yerine koruma kalkanı aradığı izlenimini verdiğini belirten Baran, alacaklıların koruma altına alınabilmesi ve konkordato müessesesinin işlevsel hale gelebilmesi için alacakların yasal güvence altına alınması gerektiğini ifade etti.

Gürsel Baran, konkordato uygulamasının ticari sistemin işleyişini bozmasını engellemek amacıyla bir fon oluşturulması önerisinde bulundu. Bu fonun, vergi gelirlerinden belirli bir yüzde ile ayrılması ve alacakların bu fon aracılığıyla tahsil edilmesi şeklinde düzenlenmesi gerektiğini ifade eden Baran, böylece konkordato ilan eden bir şirketin bozulan mali durumunun diğer şirketleri de etkilemeden sorunun çözülebileceğini söyledi.

Baran, konkordato uygulamasının yanı sıra çeklerin ceza konusunda yapılan değişikliklerin etkisiyle güven kaybı yaşandığını belirterek, ticari ahlakın toplumların gelişimi ve zenginleşimi için önemli olduğunu vurguladı. ATO Başkanı, ticarette verilen sözlerin tutulması gerektiğini ve ticari hayatın bir zincir gibi birbirine bağlı olduğunu dile getirdi. Türkiye'de şirket sahiplerinin genellikle zengin ancak şirketlerin yeterli sermayeye sahip olmadığına dikkat çeken Baran, şirket sahiplerinin özel ekonomik hayatlarından fedakarlık yapmadan konkordato ilan ederek borçlarından kaçmaya çalıştığını ifade etti. Bu durumun güven unsurunu erozyona uğrattığını ve ticari ahlakın önemini vurgulayan Baran, ülkedeki yatırım ortamını olumsuz etkilediğini belirtti.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.