Ersin Tatar ve Gürsel Baran: Kıbrıs’ta gerçekçi çözüm iki devletli model

Güncel 30.12.2022 - 13:59, Güncelleme: 30.12.2022 - 13:59
 

Ersin Tatar ve Gürsel Baran: Kıbrıs’ta gerçekçi çözüm iki devletli model

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Ankara Ticaret Odası’nın Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısına Katıldı. Cumhurbaşkanı Tatar: Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa kuzeydeki Türk devletinin tanınması gerekiyor… ATO Başkanı Baran: Gerçekçi ve sürdürülebilir tek çözüm, Ada’da iki devlet modelidir”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC'nin tanınması konusuyla ilgili olarak "Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa kuzeydeki Türk devletinin tanınması gerekiyor." dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı’na katılarak Meclis Üyelerine hitap etti. Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran ve ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal’in açılış konuşmalarını yaptığı toplantıya, KKTC Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu, Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) Başkanı Turgay Deniz, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Heyeti, Türkiye-KKTC Ticaret Odası Forumu, KKTC Tarafı Heyeti ile ATO Meclis Üyeleri katıldı. ATO Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkleri üzerinde yıllardan beri uygulanan kısıtlama, engelleme ve ambargolara son verilmesi gerektiğini belirterek, “Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa kuzeyde Türk devleti ile güneyde Rum cumhuriyetine dönüşmüş Kıbrıs cumhuriyeti arasında olabilir. Bu anlaşma olacaksa kuzeydeki Türk devletinin tanınması gerekiyor." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın KKTC'ye yönelik ambargoların kaldırılması ve KKTC'nin devlet olarak tanınmasına yönelik girişim ve söylemlerine değinen Tatar, KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı'na (TDT) gözlemci üye olarak kabul edilmesinin de Türkiye sayesinde olduğunun altını çizdi. Tatar, “Bütün bu gelişmeler Türk dünyasının gücü ve potansiyelini gösterir. Türk dünyası arasındaki ticaret potansiyelinin artması için işbirlikleri gelişmesi gerek. Milyar dolarlık ticaret hacmi Türk dünyasına çekilebiliyorsa o zaman bütün Türk devletlerinin güçlenmesine vesile olacaktır.” Tatar, KKTC olarak kendilerini en güneydeki Türk devleti olarak gördüklerini belirterek, "Kıbrıs, milli bir davadır ve (KKTC'nin) Doğu Akdeniz'de yaşaması ve güçlenmesi lazım. Kıbrıs Türk halkının güvenliği, Türkiye'nin ve Türk dünyasının Doğu Akdeniz ve Mavi Vatan'daki milli menfaatleri için önemli. Bu uğurda milli bir direniş içerisindeyiz." değerlendirmesinde bulundu. Daha güçlü bir KKTC'nin halkına refah ve mutluluk sağlayacak ekonomik ortamı geliştirebileceğini vurgulayan Tatar, "Bizi (KKTC'yi) federal yapı içerisine çekmek, sizler (Türkiye) ile kadim bağlarımızı koparmak için mücadele halindeler ancak biz buna karşı duruyoruz" dedi. Tatar, Türkiye'nin önemli kuruluşlarından ATO'da iş insanlarıyla bir arada olmaktan memnuniyet duyduğunu belirterek, kurulan ilişkilerin ve gelecek dönemde yapılacak çalışmaların umut verdiğini dile getirdi. KKTC'nin egemen devlet olarak kabul görmesi için ekonomik olarak güçlenmesi gerektiğine işaret eden Tatar, KKTC ile Türkiye arasındaki bağların, gönül birliğinin ve dayanışmanın geliştirilmesi için iş insanlarının Kıbrıslı muhatapları ile yapacakları ortak çalışmaların daha verimli bir yapının ortaya çıkmasını sağlayacağını kaydetti. -“TEK ÇÖZÜM ADADA İKİ DEVLET”- ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne dair gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısında uluslararası camiaya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin resmen tanınması çağrısının çok önemli olduğunu söyledi. Baran, “Ada’da iki devletin varlığının resmen kabul edilmesinin Kıbrıs sorununun tek çözüm şekli olduğunun dünyaya ilanıdır. 1974Barış Harekâtı, adıyla da sabit olduğu üzere Ada’ya barış getirme konusunda Kıbrıs Türkü’nün bakış açısını ortaya koysa da, yarım asırdır devam eden müzakere süreci Kıbrıs Türkü’ne en hafif ifadesiyle izolasyondan fazlasını vermedi. Geldiğimiz noktada gerçekçi ve sürdürülebilir tek çözüm, Ada’da iki devlet modelidir.” dedi. -“DİREKT UÇUŞLARIN BAŞLAYACAK OLMASI KIYMETLİ GELİŞME”- Baran, Semerkant'ta düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi'nde, KKTC'nin oy birliğiyle "gözlemci üye" olarak kabul edilmesinin tarihi bir gelişme olduğuna ve adım adım tanınmasının yolunun açıldığına dikkat çekti. Kıbrıs Türk'ünün haklılığının dünya tarafından kabul edileceğini vurgulayan Baran, "Bunun ayak sesleri duyulmaya başladı bile. Ada'ya direkt uçuşların başlayacak olması da kıymetli bir gelişmedir” diye konuştu -“KKTC BEKA MESELESİDİR”- Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tüm kurum ve kuruluşlarıyla, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olduğunu belirten Baran,“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mavi vatanımızın başladığı yerdir, güney savunma hattımızdır. Türkiye ile Kıbrıs’ın kaderi de istikbali de birdir. Kıbrıs konusu bizim için bir kıyı siyaseti değil bir milli dava, beka meselesidir” dedi. -“KIBRIS TÜRKÜ TİCARET VE ÜRETİMLE GÜÇ KAZANACAK”- Ambargo, izolasyon ve engellemelerle zulme maruz bırakılan Kıbrıs Türk Halkına yapılan adaletsizliğin bir an önce sonlandırılması gerektiğini kaydeden Baran,“Ekonomisi gelişip büyüyen, halkı zenginleşen, uluslararası sisteme entegre olmuş mamur ve refah içerisinde bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arzuluyoruz. Devleti güçlendiren unsurların başında ekonomi yer alıyor. Kıbrıs Türkü’nün ticaretle, üretimle güç kazanacağını biliyoruz. Biz nasıl birbirimize kardeşlik bağıyla bağlıysak ekonomimiz de öyle bağlı. Kalkınmamız da bir, mücadelemiz de. KKTC'nin sürdürülebilir ekonomik kalkınması ve Ada ekonomisinin rekabet düzeyinin artması sizin olduğu kadar bizim de meselemiz. Bunu her fırsatta ve her ortamda dile getiriyoruz. Ülkelerimiz arasındaki ticari ilişkilerin daha iyi noktalara taşınacağına ve birlikte üçüncü ülkelere yapacağımız ticaretin artacağına inanıyoruz. Bu konuda üzerimize düşen görevi yerine getirme kararlılığındayız” diye konuştu. -“TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ KKTC’DEN BAŞLIYOR”- ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal de Türkiye ile KKTC arasında normal diplomatik ve ülkeler arası ilişkiler dışında derinlikli, sosyal, tarihi ve karşılıklı güven ilişkilerinin olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin güvenliğinin KKTC'den, KKTC'nin güvenliğinin de Türkiye'den başladığının altını çizen Deryal, "İki ülke arasındaki ilişkiler sadece siyasi ve güvenlik çerçevesinde kalmamalı. Sosyal, ekonomik ve ticari alanlarda da en üst seviyelere çıkarılmalıdır" dedi. -“İŞ İNSANLARIMIZIN BİRLİĞİ GÜÇ VERECEK”- Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Denizde konuşmasında, Kıbrıs Türk Ticaret Odası ve Ankara Ticaret Odası’nın bir araya gelmesinin Türk ve Kıbrıs iş dünyası arasındaki kopmaz bağların temsili olduğunu kaydetti. Deniz, “Kıbrıs adası üzerinde bir Türk varlığından söz edebiliyorsak bunu Türkiye’nin direnişe verdiği tarihi desteğe borçluyuz. Kıbrıs adası üzerindeki Türk varlığı, iki halkın dayanışmasının, işbirliğinin sonucudur” dedi. Mevcut koşullar ve olası çözüm halinde Türkiye ile olan ilişkileri geliştirmenin Kuzey Kıbrıs için hayati önem taşıdığını belirten Deniz, ekonomik ve ticari bağları güçlendirmek için ticarete ve üretime yönelik ortak girişim ve yatırımların teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Deniz, "Ekonomik ve ticari ilişkilerimizin iki taraf için avantaja dönüşebilecek şekilde geliştirilmesi, ticarete, üretime yönelik ortak işbirlikleri, girişim ve yatırımların teşvik edilmesi de gerekmektedir. Ülkemizin ve iş dünyamızın bu konuda sizlerden alacağı destek ve bugün atılacak işbirliği adımları önemlidir. Deniz taşımacılığı ve ticari faaliyetlerde geliştirecek işbirlikleri için önemli bir potansiyel olduğunu değerlendiriyoruz. İki ülke arasındaki ticaretin gelişimi için somut işbirliklerine verimli bir iş bölümüne ihtiyaç vardır. Bunun için de kamu yönetiminin iş insanlarının önünü açması, işbirliği ve iş bölümü olanaklarını artırması ve bunu zorunlu kılacak düzenlemeleri yapması gerekiyor" diye konuştu. Toplantıya, ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Temel Aktay ve Halil İbrahim Yılmaz, ATO Meclis Başkan Yardımcıları Vecdet Fehmi Şendil ve Ali İhsan Özdemir, Meclis Divan Kâtibi Ayşe Nilay Çelik, ATO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Adem Ali Yılmaz, ATO Yönetim Kurulu Üyeleri Halil İlik, Nihat Uysallı, Ali Yıldız, Ahmet Akça, Naki Demir, Ömer Çağlar Yılmaz, Yasin Özyolu ile ATO Meclis Üyeleri katıldı.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Ankara Ticaret Odası’nın Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısına Katıldı. Cumhurbaşkanı Tatar: Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa kuzeydeki Türk devletinin tanınması gerekiyor… ATO Başkanı Baran: Gerçekçi ve sürdürülebilir tek çözüm, Ada’da iki devlet modelidir”

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC'nin tanınması konusuyla ilgili olarak "Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa kuzeydeki Türk devletinin tanınması gerekiyor." dedi.

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı’na katılarak Meclis Üyelerine hitap etti. Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran ve ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal’in açılış konuşmalarını yaptığı toplantıya, KKTC Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu, Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) Başkanı Turgay Deniz, Kıbrıs Türk Ticaret Odası Heyeti, Türkiye- KKTC Ticaret Odası Forumu, KKTC Tarafı Heyeti ile ATO Meclis Üyeleri katıldı.

ATO Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkleri üzerinde yıllardan beri uygulanan kısıtlama, engelleme ve ambargolara son verilmesi gerektiğini belirterek, “Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa kuzeyde Türk devleti ile güneyde Rum cumhuriyetine dönüşmüş Kıbrıs cumhuriyeti arasında olabilir. Bu anlaşma olacaksa kuzeydeki Türk devletinin tanınması gerekiyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın KKTC'ye yönelik ambargoların kaldırılması ve KKTC'nin devlet olarak tanınmasına yönelik girişim ve söylemlerine değinen Tatar, KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı'na (TDT) gözlemci üye olarak kabul edilmesinin de Türkiye sayesinde olduğunun altını çizdi. Tatar, “Bütün bu gelişmeler Türk dünyasının gücü ve potansiyelini gösterir. Türk dünyası arasındaki ticaret potansiyelinin artması için işbirlikleri gelişmesi gerek. Milyar dolarlık ticaret hacmi Türk dünyasına çekilebiliyorsa o zaman bütün Türk devletlerinin güçlenmesine vesile olacaktır.”

Tatar, KKTC olarak kendilerini en güneydeki Türk devleti olarak gördüklerini belirterek, "Kıbrıs, milli bir davadır ve (KKTC'nin) Doğu Akdeniz'de yaşaması ve güçlenmesi lazım. Kıbrıs Türk halkının güvenliği, Türkiye'nin ve Türk dünyasının Doğu Akdeniz ve Mavi Vatan'daki milli menfaatleri için önemli. Bu uğurda milli bir direniş içerisindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Daha güçlü bir KKTC'nin halkına refah ve mutluluk sağlayacak ekonomik ortamı geliştirebileceğini vurgulayan Tatar, "Bizi (KKTC'yi) federal yapı içerisine çekmek, sizler (Türkiye) ile kadim bağlarımızı koparmak için mücadele halindeler ancak biz buna karşı duruyoruz" dedi.

Tatar, Türkiye'nin önemli kuruluşlarından ATO'da iş insanlarıyla bir arada olmaktan memnuniyet duyduğunu belirterek, kurulan ilişkilerin ve gelecek dönemde yapılacak çalışmaların umut verdiğini dile getirdi. KKTC'nin egemen devlet olarak kabul görmesi için ekonomik olarak güçlenmesi gerektiğine işaret eden Tatar, KKTC ile Türkiye arasındaki bağların, gönül birliğinin ve dayanışmanın geliştirilmesi için iş insanlarının Kıbrıslı muhatapları ile yapacakları ortak çalışmaların daha verimli bir yapının ortaya çıkmasını sağlayacağını kaydetti.

-“TEK ÇÖZÜM ADADA İKİ DEVLET”-

ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne dair gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısında uluslararası camiaya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin resmen tanınması çağrısının çok önemli olduğunu söyledi. Baran, “Ada’da iki devletin varlığının resmen kabul edilmesinin Kıbrıs sorununun tek çözüm şekli olduğunun dünyaya ilanıdır. 1974Barış Harekâtı, adıyla da sabit olduğu üzere Ada’ya barış getirme konusunda Kıbrıs Türkü’nün bakış açısını ortaya koysa da, yarım asırdır devam eden müzakere süreci Kıbrıs Türkü’ne en hafif ifadesiyle izolasyondan fazlasını vermedi. Geldiğimiz noktada gerçekçi ve sürdürülebilir tek çözüm, Ada’da iki devlet modelidir.” dedi.

-“DİREKT UÇUŞLARIN BAŞLAYACAK OLMASI KIYMETLİ GELİŞME”-

Baran, Semerkant'ta düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi'nde, KKTC'nin oy birliğiyle "gözlemci üye" olarak kabul edilmesinin tarihi bir gelişme olduğuna ve adım adım tanınmasının yolunun açıldığına dikkat çekti. Kıbrıs Türk'ünün haklılığının dünya tarafından kabul edileceğini vurgulayan Baran, "Bunun ayak sesleri duyulmaya başladı bile. Ada'ya direkt uçuşların başlayacak olması da kıymetli bir gelişmedir” diye konuştu

-“ KKTC BEKA MESELESİDİR”-

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tüm kurum ve kuruluşlarıyla, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında olduğunu belirten Baran,“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mavi vatanımızın başladığı yerdir, güney savunma hattımızdır. Türkiye ile Kıbrıs’ın kaderi de istikbali de birdir. Kıbrıs konusu bizim için bir kıyı siyaseti değil bir milli dava, beka meselesidir” dedi.

-“KIBRIS TÜRKÜ TİCARET VE ÜRETİMLE GÜÇ KAZANACAK”-

Ambargo, izolasyon ve engellemelerle zulme maruz bırakılan Kıbrıs Türk Halkına yapılan adaletsizliğin bir an önce sonlandırılması gerektiğini kaydeden Baran,“Ekonomisi gelişip büyüyen, halkı zenginleşen, uluslararası sisteme entegre olmuş mamur ve refah içerisinde bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arzuluyoruz. Devleti güçlendiren unsurların başında ekonomi yer alıyor. Kıbrıs Türkü’nün ticaretle, üretimle güç kazanacağını biliyoruz. Biz nasıl birbirimize kardeşlik bağıyla bağlıysak ekonomimiz de öyle bağlı. Kalkınmamız da bir, mücadelemiz de. KKTC'nin sürdürülebilir ekonomik kalkınması ve Ada ekonomisinin rekabet düzeyinin artması sizin olduğu kadar bizim de meselemiz. Bunu her fırsatta ve her ortamda dile getiriyoruz. Ülkelerimiz arasındaki ticari ilişkilerin daha iyi noktalara taşınacağına ve birlikte üçüncü ülkelere yapacağımız ticaretin artacağına inanıyoruz. Bu konuda üzerimize düşen görevi yerine getirme kararlılığındayız” diye konuştu.

-“TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ KKTC’DEN BAŞLIYOR”-

ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal de Türkiye ile KKTC arasında normal diplomatik ve ülkeler arası ilişkiler dışında derinlikli, sosyal, tarihi ve karşılıklı güven ilişkilerinin olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin güvenliğinin KKTC'den, KKTC'nin güvenliğinin de Türkiye'den başladığının altını çizen Deryal, "İki ülke arasındaki ilişkiler sadece siyasi ve güvenlik çerçevesinde kalmamalı. Sosyal, ekonomik ve ticari alanlarda da en üst seviyelere çıkarılmalıdır" dedi.

-“İŞ İNSANLARIMIZIN BİRLİĞİ GÜÇ VERECEK”-

Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Denizde konuşmasında, Kıbrıs Türk Ticaret Odası ve Ankara Ticaret Odası’nın bir araya gelmesinin Türk ve Kıbrıs iş dünyası arasındaki kopmaz bağların temsili olduğunu kaydetti. Deniz, “Kıbrıs adası üzerinde bir Türk varlığından söz edebiliyorsak bunu Türkiye’nin direnişe verdiği tarihi desteğe borçluyuz. Kıbrıs adası üzerindeki Türk varlığı, iki halkın dayanışmasının, işbirliğinin sonucudur” dedi.

Mevcut koşullar ve olası çözüm halinde Türkiye ile olan ilişkileri geliştirmenin Kuzey Kıbrıs için hayati önem taşıdığını belirten Deniz, ekonomik ve ticari bağları güçlendirmek için ticarete ve üretime yönelik ortak girişim ve yatırımların teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Deniz, "Ekonomik ve ticari ilişkilerimizin iki taraf için avantaja dönüşebilecek şekilde geliştirilmesi, ticarete, üretime yönelik ortak işbirlikleri, girişim ve yatırımların teşvik edilmesi de gerekmektedir. Ülkemizin ve iş dünyamızın bu konuda sizlerden alacağı destek ve bugün atılacak işbirliği adımları önemlidir. Deniz taşımacılığı ve ticari faaliyetlerde geliştirecek işbirlikleri için önemli bir potansiyel olduğunu değerlendiriyoruz. İki ülke arasındaki ticaretin gelişimi için somut işbirliklerine verimli bir iş bölümüne ihtiyaç vardır. Bunun için de kamu yönetiminin iş insanlarının önünü açması, işbirliği ve iş bölümü olanaklarını artırması ve bunu zorunlu kılacak düzenlemeleri yapması gerekiyor" diye konuştu.

Toplantıya, ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Temel Aktay ve Halil İbrahim Yılmaz, ATO Meclis Başkan Yardımcıları Vecdet Fehmi Şendil ve Ali İhsan Özdemir, Meclis Divan Kâtibi Ayşe Nilay Çelik, ATO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Adem Ali Yılmaz, ATO Yönetim Kurulu Üyeleri Halil İlik, Nihat Uysallı, Ali Yıldız, Ahmet Akça, Naki Demir, Ömer Çağlar Yılmaz, Yasin Özyolu ile ATO Meclis Üyeleri katıldı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.