Çalışma hayatının kanayan yarası: Örgütlenme

Çalışma Hayatı 22.08.2022 - 13:13, Güncelleme: 22.08.2022 - 13:13
 

Çalışma hayatının kanayan yarası: Örgütlenme

Örgütlenme olmadan sağlıklı bir sendikal hareket olmaz. Ancak...
    ANKHABER Çalışma hayatımızın temel direği sendikalar, hakkını/hukukunu savunduğu üyeleri için taleplerde bulunurken, dile getirdikleri ilk şey, ‘örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması’dır… Mahmut Arslan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalı ve örgütlenme teşvik edilmelidir.” derken bir bildiği var! Çünkü… Kölelik düzenini andıran uygulamaların ortadan kalkması da kayıt dışı istihdamı önlemenin yolu sendikal örgütlenmeden geçmektedir… Bu yönde umut veren gelişmeler dört gözle beklenmektedir… Dr. Osman Yıldız Sendikaların bu yönde bir beklenti içinde olması bir ‘hak’ olmanın yanında görevdir de… HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Dr. Osman Yıldız, Katmandu’da düzenlenen Nepal Konfederasyonu GEFONT’un 8. Kongresinde yaptığı konuşmada dünyaya Türkiye’deki sendikal hareket ile ilgili bilgiler verirken, çarpıcı ‘sendika tahlilleri’ de yaptı. “Sendikalar olarak, her zaman toplumları genel olarak değiştirmeye hazır olmalıyız” dedi. Çünkü… “Sendikalar sadece eleştirmez aynı zamanda yeni fikir, vizyon ile güçlü sendikal mücadele ortaya koyar.” Rafi Ay’dan çağrı Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, sendikal örgütlenmeye yönelik en net çağrılarda bulunan isimlerden biri. Çünkü örgütlü oldukları iş kolunun en büyüğü olmak için sahada büyük mücadele veriyorlar. Geleneksel hal alan, “24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı” dolayısıyla düzenledikleri basın toplantısında Rafi Ay, çok sayıda konuyu gündeme getirdi ama üzerine basa basa vurguladığı husus şuydu: -Örgütlenme anayasal bir hak olduğuna göre bu hakkın kullanılmasını engelleyenlere en ağır cezalar verilmeli… Çünkü bu konuda sıkıntılar vardı ve giderilmeliydi… 12 Eylül darbesi, en büyük darbeyi sendikalara ve emekçilere vurdu… ‘Darbe’nin rakamları 1960’larda 500’ün üzerinde olan işçi sendikalarının sayısı, 1978’de 912’ye kadar yükselirken, darbe sonrası rakam 100 civarına kadar geriledi... Yaklaşık 40 milyon nüfuslu 1980’li yıllarda, Türkiye’de, 2 milyonun üzerinde sendikalı işçi bulunuyordu. Bugün nüfuz 80 milyonu aşmasına rağmen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının “6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Gereğince; İşkollarındaki İşçi Sayıları ve Sendikaların Üye Sayılarına İlişkin 2022 Temmuz Ayı İstatistikleri Hakkında Tebliğ”ine göre Türkiye’de 15 milyon 987 bin 428 işçiden 2 milyon 280 bin 285’i sendika üyesi. Beklentiler çok net  Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, ‘örgütlenme’ sorunu başta olmak üzere ‘enflasyon’, ‘toplu sözleşme’ ve ‘EYT’ konuları üzerinde dururken, işçilerin sendikalaşma oranına değinirken öyle rakamlar telaffuz etti ki; bir sendikalaşmadan çok sendikasızlaşma var ortada… Oysa… “Dönüşüm sürecini yönetmek örgütlü toplumdan geçer. En önemlisi de işçilerin örgütlenmesinden geçer…” O zaman… “İşverenler, artık şunu görmelidir: Örgütlü toplumdan yana başka çareniz yok!” Beklenti… Rafi Ay, beklentilerini de net biçimde dile getirdi: -Devletimizden beklentimiz bir an önce ayağımızdaki zincirleri çözmesidir. Örgütlenmenin önünü açmasıdır. SONUÇ: Örgütlenme emekçilerin yasak değil yasal hakkıdır. Bunun önündeki zorluklar kaldırılmalı, iş ve işlemler kolaylaştırılmalıdır.
Örgütlenme olmadan sağlıklı bir sendikal hareket olmaz. Ancak...

 

 

ANKHABER

Çalışma hayatımızın temel direği sendikalar, hakkını/hukukunu savunduğu üyeleri için taleplerde bulunurken, dile getirdikleri ilk şey, ‘örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması’dır…

Mahmut Arslan

HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalı ve örgütlenme teşvik edilmelidir.” derken bir bildiği var!

Çünkü…

Kölelik düzenini andıran uygulamaların ortadan kalkması da kayıt dışı istihdamı önlemenin yolu sendikal örgütlenmeden geçmektedir…

Bu yönde umut veren gelişmeler dört gözle beklenmektedir…

Dr. Osman Yıldız

Sendikaların bu yönde bir beklenti içinde olması bir ‘hak’ olmanın yanında görevdir de…

HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Dr. Osman Yıldız, Katmandu’da düzenlenen Nepal Konfederasyonu GEFONT’un 8. Kongresinde yaptığı konuşmada dünyaya Türkiye’deki sendikal hareket ile ilgili bilgiler verirken, çarpıcı ‘sendika tahlilleri’ de yaptı.

“Sendikalar olarak, her zaman toplumları genel olarak değiştirmeye hazır olmalıyız” dedi.

Çünkü…

“Sendikalar sadece eleştirmez aynı zamanda yeni fikir, vizyon ile güçlü sendikal mücadele ortaya koyar.”

Rafi Ay’dan çağrı

Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, sendikal örgütlenmeye yönelik en net çağrılarda bulunan isimlerden biri.

Çünkü örgütlü oldukları iş kolunun en büyüğü olmak için sahada büyük mücadele veriyorlar.

Geleneksel hal alan, “24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı” dolayısıyla düzenledikleri basın toplantısında Rafi Ay, çok sayıda konuyu gündeme getirdi ama üzerine basa basa vurguladığı husus şuydu:

-Örgütlenme anayasal bir hak olduğuna göre bu hakkın kullanılmasını engelleyenlere en ağır cezalar verilmeli…

Çünkü bu konuda sıkıntılar vardı ve giderilmeliydi…

12 Eylül darbesi, en büyük darbeyi sendikalara ve emekçilere vurdu…

‘Darbe’nin rakamları

1960’larda 500’ün üzerinde olan işçi sendikalarının sayısı, 1978’de 912’ye kadar yükselirken, darbe sonrası rakam 100 civarına kadar geriledi...

Yaklaşık 40 milyon nüfuslu 1980’li yıllarda, Türkiye’de, 2 milyonun üzerinde sendikalı işçi bulunuyordu. Bugün nüfuz 80 milyonu aşmasına rağmen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının “6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Gereğince; İşkollarındaki İşçi Sayıları ve Sendikaların Üye Sayılarına İlişkin 2022 Temmuz Ayı İstatistikleri Hakkında Tebliğ”ine göre Türkiye’de 15 milyon 987 bin 428 işçiden 2 milyon 280 bin 285’i sendika üyesi.

Beklentiler çok net

 Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, ‘örgütlenme’ sorunu başta olmak üzere ‘enflasyon’, ‘toplu sözleşme’ ve ‘EYT’ konuları üzerinde dururken, işçilerin sendikalaşma oranına değinirken öyle rakamlar telaffuz etti ki; bir sendikalaşmadan çok sendikasızlaşma var ortada…

Oysa…

“Dönüşüm sürecini yönetmek örgütlü toplumdan geçer. En önemlisi de işçilerin örgütlenmesinden geçer…”

O zaman…

“İşverenler, artık şunu görmelidir: Örgütlü toplumdan yana başka çareniz yok!”

Beklenti…

Rafi Ay, beklentilerini de net biçimde dile getirdi:

-Devletimizden beklentimiz bir an önce ayağımızdaki zincirleri çözmesidir. Örgütlenmenin önünü açmasıdır.

SONUÇ: Örgütlenme emekçilerin yasak değil yasal hakkıdır. Bunun önündeki zorluklar kaldırılmalı, iş ve işlemler kolaylaştırılmalıdır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ankhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.