Ankara için büyük şeref

Soner AYKAÇ / Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi liderler dünyaya nadiren gelir. Bu bakım Türk milleti çok şanslı…

Osmanlı İmparatorluğu’nun paramparça edildiği, emperyalistlerin Balkanlar, Afrika ve Ortadoğu’dan başlayarak Anadolu coğrafyasını sırtlan vahşiliğiyle paylaştığı bir ortamda; savaş yorgunu milleti yeniden ayağa kaldıran Mustafa Kemal, kendisine ‘Gazi’ ve ‘Atatürk’ unvanlarını kazandıracak olan muhteşem zaferlere imza atarak yepyeni bir millet ve devlet yaratmayı başardı. Hep milletiyle oldu… Türkleri Anadolu’dan sürme hayali görenlerin hevesini kursağında bırakan, savaş şartlarında bile uluslararası hukuk içinde kalan; Milli Mücadeleyi tamimler, kongreler ve Kurtuluş Savaşını Büyük Millet Meclisi ile yürüten; önüne çıkarılan tüm engelleri halkıyla birlikte aşarak yok oluşun eşiğindeki Anadolu Türklüğünü yeniden şahlandıran ve en sonunda Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Büyük Önder, mazlum milletlere ilham veren bu zorlu sürecin ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, yani, yine milleti tarafından ‘Gazi’ ve ‘Atatürk’ unvanlarına layık görüldü… Bir şey daha oldu… Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce ‘Başkent’ ilan edilmiş olan Ankara, bu büyük onurdan önce bir başka şerefli özellik kazanmıştı. 100 yıl önce, 5 Ekim 1922’de, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Ankara ‘hemşehriliğini’ kabul etmişti… Milli Mücadeleyi sürdürmek, Kurtuluş Savaşını başlatmak için İstanbul’dan Anadolu’ya geçerken yüreğinde ve aklında hep Ankara vardı. Kuracağı devletin Başkentini çoktan seçmişti. O şehir Ankara’ydı. “Ankara’nın ve Ankaralıların benim gönlümde bambaşka bir yeri vardır” sözü, bu güzel kent için bir şeref madalyasıdır. Etkinlikler, programlar Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e “Hemşehrilik Beratı” verilişinin 100. Yılı ve Ankara’nın Başkent oluşunun 99’uncu yılı çok özel programlarla, etkinliklerle kutlanıyor. Birçok kurum ve kuruluş gibi Ankara Büyükşehir Belediyesi, Yenimahalle Belediyesi ve Ankara Kulübü Derneği de bu vesile ile çok özel programlar, konserler düzenledi. Sürece dair notlar… Büyük önder, benzersiz zaferlere imza atarken önüne çıkan engelleri aşmayı bilmişti. Bu yazıya konu ‘hemşehrilik’ olayında da muhalifler tarafından çeşitli engeller çıkarıldı ama hepsi aşıldı. Ankara Kulübü Derneği’nin resmi internet sayfasında, Atatürk’ün Ankara hemşehriliğini kabul ediş süreci şöyle yer alıyor: Atatürk’e hemşehrilik teklif edilmesine giden süreç, bu teklifi çok daha anlamlı kılan bir gelişmeyle başlıyor. Atatürk’ün yaklaşan seçimlerde milletvekili seçilmesini engellemek amacıyla, TBMM’de bir kanun değişikliği öneren üç muhalif milletvekili, taliplerin ancak doğdukları veya en az beş yıl süreyle yaşadıkları yerlerden aday olmalarını istiyor. Bu durum Mustafa Kemal’in adaylık ve milletvekilliği yolunu kapatıyordu. Doğduğu yer olan Selanik, yeni cumhuriyetin sınırları dışında kaldığı ve cepheden cepheye koşan Atatürk hiçbir yerde beş yıldan fazla yaşamadığı için, aday bile olamayacaktı. Sonuç olarak bu öneri reddedilir ama Atatürk’ü çok yaralayan bir olay olarak tarihe geçer. Bu günlerde Ankaralıların Ankara Belediyesi öncülüğünde hemşehrilik teklifini kabul eden Atatürk, daha sonra üst üste beş dönem Ankara milletvekili olur.” Evet, bu şeref Ankara’ya ait… Yüreğimizde rahat uyu Atam…