Dursun ERKILIÇ

Ankara’da çok önemli bir söyleşi vardı. Söyleşi dediysem karşılıklı söyleşme değil de teker teker kürsüye gelerek konuya dair diyeceklerini deme buluşmasıydı.

Konu genel anlamda ‘ombudsmanlık’ yani ‘kamu denetçiliği’; konu başlığı ise, “Yerel Hizmetler ve Ombudsmanlık”tı.

Dinlenesi, anlanası…

Ankara Kent Konseyi (AKK) tarafından düzenlenen söyleşiye katılanların titri, söylenenleri dinleme, anlama adına önemliydi.

Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen Kent Konseyi Başkanları, Ankara Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Faruk Çınkı, TKKB Başkanı Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Mürsel Sabancı, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Ankara Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin ile Azerbaycan İnsan Hakları Komiseri Sabina Aliyeva katılımcı olarak hazır bulundu ve görüşlerini dile getirdi.

Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, konuşmasına, “Kamusal hakların toplumun bilinçlendirilmesi ve kolay erişebilir olmasının sağlanması ülke demokrasisi için hayati bir konu.” diye başlayınca dikkat kesilmemek mümkün değildi. Şöyle devam etti:

“Kamu Denetçileri ile Kent Konseylerinin iyi yönetişim, şeffaflık, hesap verilebilirlik ve tarafsızlık ilkeleri konuşulması gereken önemli konular. Kentte ve kamuda yapılan hatalı işlemlere karşı vatandaşların itiraz oluşturabileceği kültürü oluşturmak Kent Konseylerinin en önemli amaçları arasındadır. Liyakat esaslı bir yapının kurulması bizim çok ilgimizi çekti. Kamu otoritesinde referans sistemiyle değil de liyakat sistemiyle çok özel bir kadro oluşturulmasıyla kurumun saygın bir yerde olmasını önemli kılıyor.”

Derbeder vatandaş solur burundan Halil İbrahim Bey Yılmaz sorundan Sözleri müsekkin, ilaç türünden Hak/hukuk arayan insan olmalı

Ankara Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin önce kurumu tarif etti:

“Kent Konseyleri, Türkiye’nin yasama organına bağlı olarak hizmet veren insan hakları ve iyi yönetişim bağlamında Türkiye’nin daha iyi bir konuma gelmesi, devletle vatandaş arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için çaba harcayan bir kuruluş.”

Sonra da rolüne vurgu yaptı:

“Kent Konseyleri de Türkiye’de genel düzeyde ortak aklın oluşturulmasında sürdürülebilir ve iyi yönetişim ilkelerinin hayata geçirilmesinde önemli bir rol üstlenmektedir.”

Savaş Zafer Şahin ne dese yeri Hak arayan yoksa hak gider geri Kes, biç, topla, çıkar önemli soru Hak/hukuk arayan insan olmalı

Türkiye genelinden söyleşiye katılan Kent Konseyleri başkanlarının kafasındaki soruların cevabını verecek en yetkin isim Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç idi kuşkusuz.

Kamu denetçiliği nedir diye merak edenlerin merakını TDK gideriyor: “Parlamento tarafından görevlendirilen, vatandaşları resmî makamların keyfî ve yasa dışı davranışlarına karşı korumakla görevli kişi veya kurum”dur.

Malkoç kim mi? Türkiye Kamu Başdenetçisi. Malkoç aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı Ombudsmanlar Birliği (İİTOB) Başkanı ve Asya Ombudsmanlar Birliği (AOB) Yönetim Kurulu Üyesi.

Yani, kürsüde diyecekleri hem milel hem de beynelmilel açıdan önem ve anlam taşıyan biriydi. Pek çok soruya cevap verdi.

Şeref Malçok Kamu Başdenetçisi Sözü yasa, hukuk, hak sonatçısı Görevinin doğal çok inatçısı Hak/hukuk arayan insan olmalı

Hakkını bilmezsen faydalanamazsın…

“Vatandaşların hak ve özgürlükleri konusunda bilinçlenmesi”ne vurgu yapması ve bu konuda gayret gösterdiklerini belirtmesi önemliydi. Çünkü adı çok duyulan fakat ne yaptığı, hangi derde derman olduğu pek bilinmeyen bir kurumdu ombudsmanlık.

Malkoç’un,“Türkiye’de temel problem biz vatandaşlar olarak Anayasa’daki temel haklarımızı yeterince bilmiyor olmamız. Haklarımızı yeterince araştırıp öğrenmiyoruz.” sözü, bilmem kaçımızı meraklandırır da araştırmaya iter.

“Türkiye’de, Avrupa’daki birçok ülkenin yazılı mevzuatından daha mükemmel ve daha hak ve hukuka sahip bir mevzuat var” sözleri ise sanki ‘hak var talep yok’ dedirtiyor insana.

Hak var talep yoksa yasa ne yapsın Malkoç’un düştüğü tasa ne yapsın Kent Konseyi kursa masa ne yapsın Hak/hukuk arayan insan olmalı